Ümmü Kays bint Mihsan el-Esediyye (r.anhâ) şehâdet özlemiyle yanan bir hanım sahabedir.
Ukkaşe b Mıhsan radıyallahu anh’nın kardeşidir. Nesebi onun hâl tercemesi bölümünde geçmiştir.
Mekke’de ilk müslüman olanlardandır. Biat etmiş ve hicret etmiştir. İsminin Ümeyye olduğu söylenmiştir. Bunu Ebu’l-Kasım el-Cevheri, Musnedu’l-Muvatta’da nakleder.
Peygamber’den rivayette bulunmuş, kendisinden de; Ubeydullah b. Abdillah b. Utbe rivayette bulunmuştur. Bu rivayetlerden birisi; “O, henüz yemek yeme çağma gelmemiş küçük oğluyla geldi…”789 Bunu Buhari ve Müslim rivayet etmişlerdir.
Yine ondan gelen rivayet şu şekildedir: “Ümm Kays bt. Mihsan r.anha Üzre (denilen boğaz hastalığı) nedeniyle boğazına parmağım sokmak sûretiyle bademciğinin iltihabını almış olduğu bir oğluyla beraber Peygamber’in yanma girdi. Peygamber:
“Neden çocuklarınızın boğazına parmağınızı sokmak sûretiyle bademciğini böylece sıkarak iltihabını almaya çalışıyorsunuz… (devamı şu şeklildedir: Udi Hindi (denilen topalak bitkisini) kullanmaya devam ediniz. Udi Hindide yedi türlü şifâ vardır. Üzre (denilen boğaz hastalığı) için bu ilâç buruna çekilir. Zatü’-Cenb için de (su ile) hastaya İçirilir”) buyurdu.
Yine Ümm Kays radıyallahu anha’dan; Vabisa b. Mabed, azatlıları Adiy b. Dinar ve Ebu’l-Hasen, Ebu Ubeyde b. Abdillah b. Zem’a, Hamne’nin azatlısı Nafi’nin kızkardeşi Amre ve başkaları rivayette bulunmuşlardır.
Nesai, Leys – Yezid b. Ebi Habib – Ümmü Kays’ın azatlısı Ebu’l-Hasen yoluyla rivayet ediyor: Ümm Kays radıyallahu anha dedi ki:
“Oğlum vefât etti. Onun üzerine titrerdim, onu yıkayacak olan kişiye, oğlumu soğuk su ile yıkama, yoksa onu öldürürsün” dedim. Bunun üzerine Ukkaşe b. Mıhsan radıyallahu anh, Resû-lullah sallallahu aleyhi ve sellem’e gidip, Ümmü Kays’m söylediğini anlattı. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:
“Ona ne oluyor? Ömrü uzasın” buyurdu. Ravi dedi ki: Ümmü Kays uzun zaman yaşadı, onun kadar yaşayan başka bir kadın bilmiyoruz”
788 El-İsabe (12205) Usdu’l-Gabe (7563) Tecrid (2/332)
789 Tirmizi (71) Ümmü Kays binti Mıhsan radıyallahu anha’dan rivâyet edildiğine göre, şöyle demiştir: “Henüz yemek yemeyen çocuğumla Resûlullah (s.a.v.)’in yamna girmiştim. Çocuk onun kucağında iken üzerini ıslattı. Bunun üzerine Resûlullah (s.a.v.) su istedi ve o suyu ıslak yere serpti.” Buhârî, Yudu: 64; Müslim, Tahara: 31