İslâmî gelenekte gelin olacak kız geciktirilmez. Çünkü Resulullah şöyle buyurur: “Üç şey geciktirilmez: Vakti giren namaz” hazırlanmış cenaze, dengi bulunmuş kız ve kadın” (Tirmizî, Salât,13; Ahmed b. Hanbel, I,105). Babanın kızını zorla başkasına gelin vermesi İslâm dışıdır (Buhârî, Nikâh, 41; İkrâh, 3). İstemediği halde babası tarafından biriyle evlendirilen kızın nikâhını Hz. Peygamber iptal etmiştir (Ebû Dâvûd, Nikâh, 24-24; İbn Mâce, Nikâh,12)
“NE OLUYOR BU GELİN OLACAK KIZLARA!” DİYE ÇIKIŞTI
Telefonun öbür ucundan feıyatlı bir ses:
– Hocam ne oluyor bu gençlere?
– Ne oluyormuş ki? diye soruyorum. Cevap veriyor:
– Bunlar hiç ihtiyarlamayacak mı, hep böyle genç mi kalacaklar?
Duraklıyorum. Anlıyor anlamadığımı.
– Şu gelin olacak kızlarımızdan söz ediyorum. Bunlar nasıl terbiye alıyorlar, ne türlü bir anlayışın temsilcisi oluyorlar, aklım ermiyor., diyerek devam ediyor:
– İki tane delikanlıya sözcülük ettim. Kız tarafına her şeyi açıkça anlattım. Dedim ki:
– Bu oğlanın bir anası var. Onu sokağa atamaz. Yanında kalacak, kızımız da ona hizmette kusur etmeyecek.
Bir de baktım renkler attı, fikirler değişti. Son sözlerini söylediler:
– Biz anasıyla beraber oturamayız. Onsuz olacaksa (evet) deriz, onunla kalacaksa hayır!
Muhatabım hayretini hala yenemiyor ve ilave ediyor:
– Peki bu ana ne olacak? Bu evlat anasını, alacağı kızın hatırı için sokağa mı atacak? Bu nasıl anlayış, bu nasıl düşünüş?
İkinci olayı da şöyle anlatıyor?
– Bir başka genç için de devreye girdik. Gidip kıza talip olduğumuzu anlattım. Delikanlının durumunu da izah ettim:
– Ana baba vardır. Oğlumuz hürmetli ve saygılıdır. Ana babasını ihmal edemez.
Gelin olacak kızımızın cevabı kesin:
– Ben ana babasıyla birlikte oturamam!
Ben yine şaşkın ve üzgünüm… Gelip delikanlıya durumu anlattım.
– Birlikte oturmazsa ayrı ev tutarız. Ancak ayrı ev bizden uzak olmamalı ki, ben sık sık uğrayıp ana babamın hizmetlerinde olayım. Yani aynı apartmanın bir katında biz kalırsak, bir katında da anam babam olmalı., dedi.
Bunu da gidip kızımıza naklettim. Buna da razı olmadılar.
– Aynı binada olmaz. Onlar başka binada, biz de bir başka binada… Sonra sık gelip gitmelerden rahatsız olabiliriz. Geçimsizlik başgösterebilir!..
Okuyucum yine şaşkın ve hayretti. Bir türlü izah edemiyor bu tutumu. Yine tekrar ediyor:
– Peki bu kızlarımız yarın kendileri de kayınvalide olmayacaklar mı? O zaman kendilerini de evlatlarının reddetmesi gerekmeyecek mi? Bu akıbete şimdiden razılar mı? Bunu hiç mi düşünmüyorlar?
Sonra yine kendisi ekliyor:
– Tabii, ülkemizde artık Amerikan ve Avrupa terbiyesi söz konusu. Öyle terbiyenin böyle neticesi olacak elbette…