Erenlerden biri, bir gün namaz kılarken, Ettehiyyatü’yü okuduktan sonra salâvatları okumayı unutmuş.
Hemen o günün gecesinde rüyasında Peygamberimizi görür. Peygamberimiz (s.a.v.) ayağa kalkarak ermişe, “Ey! Sâlih mü’min, niye bana salâvat getirmeyi unuttun?” diye serzenişte bulunur. Ermiş de, “Ey Allah’ın Elçisi, öylesine ibadet ve zikirle meşguldüm ki, nasıl oldu ise size salâvat getirmeyi unutuvermişim…”
Bunun üzerine Peygamber (s.a.v.); “Sen benim şu sözlerimi hiç duymadın mı?” diyerek şunları dile getirir: “Ameller mevkuf, dualar da mahbustur. Tâ ki bana salâvat getirene kadar. Bir kul, dünyada kıyamet günü Allahın huzuruna çıksa, fakat bunların içinde bana salâvat bulunmazsa, onun bütün iyi amelleri redde uğrayarak en ufak bir iyiliği bile kabul olunmaz.”