BU DA İHTİYARLIKTAN
Bir gün ihtiyarın biri bir hekime gelip .
— Ey iş bilen tabib, dedi, dimağım yorgun, aklım yerinde değil!…
Doktor dedi ki .
— O akıl zaifliği ihtiyarlıktandır. Ağaç kocaymca köküne kurtlar girer…
ihtiyar yine:
— Benim, dedi, gözüm de kararıyor!…
Doktor güldü de dedi ki:
— Koca ihtiyar, ihtiyarlıktan!…
ihtiyar adam dertlerini bir bir ve tek tek sayıyordu
— Arkam dehşetli ağnyor!…
Doktor hep aynı şeyi söylüyordu:
— Â zaif ihtiyar, ihtiyarlıktan!…
— Ne yiyorsam hazmedemiyorum, bunun sebebi nedir?
— Mide zaif ligi de ilıtiy arlıktan!…
— Nefes alırken sıkıntı çekiyorum, nefes darlığım var!…
— Evet, nefes darlığı da ihtiyarlıktan. İhtiyarlayınca insana iki yüz türlü illet peyda olur!…
Doktorun bu sözlerine ihtiyar fena öfkelendi:
— Be ahmak herif, dedi, lâfın hep bu mu, sen doktorluktan yalnız bunu mu belledin?
Allah her derde bir derman verdi, bunu bilmiyor musun?
Doktor derin gözlerini ihtiyarın sönük gözlerine dikip dedi ki:
— Ey yaşı yetmiş, işi bitmiş adam; bu kızgınlık, bu hiddet de ihtiyarlıktan!… Evet, Allah her illete deva vermiştir de ihtiyarlıkla ölüme çâre vermemiştir!…
Gerçekten öyle!…
Ey yolcu, kendine gel!… Yarın yaparım, yann yaparım deme, nice yarınlar geçti, bir şey yapamadın… Hiç değilse şimdi bir şey yap… îman kuşu kuru kafeste kanat çırpamaz…