Yaratılmışların hepsinden kendisinde bir nümûne bulunduğu için insana verilen ad.
İnsan, âlem-i kebîrdeki (insan dışında bulunan âlemdeki) her şeyi kendinde topladığından, mahlûkların (yaratılan varlıkların) en kıymetlisi olduğu gibi, kalb de âlem-i sagîrde bulunan her şeyi kendinde topladığı için çok kıymetlidir. Kalbe Âlem-i asg ar (en küçük âlem) ismi verilmektedir. (İmâm-ı Rabbânî)
İnsân-ı Kâmil kavramını tartışmaya başlarken İbn Arabî’nin “insân”ı iki ayrı düzeyde ele almakta olduğuna işâret etmekte fayda mülâhaza ediyorum. Bu aslî farkı zihnimizde tutmak önemlidir; çünkü eğer bunu ihmâl edecek olursak bu bizi kolaylıkla iltibâsa sevk edebilecektir.
Bunların birincisi kozmik (kevnî) düzeydir. Bu düzeyde insân kozmik bir nesne gibi telâkkî olunur. Avâmî terminolojide, bu düzeyde söz konusu olanın “insânlık” (beşeriyyet) olduğunu söyleyebiliriz. Bu kapsamda mesele ferdî bir şahıs olarak “insân” değildir.