TALLÂHİ: Allahü teâlânın ism-i şerîfinin başına “te” harfi getirilerek yapılan yemin sözü. (Bkz. Yemîn)
Yemîn ya harf ile veya kelime ile olur. Allahü teâlânın isminin başında (be, te, ve) harflerinden biri söylenip, ismin sonu esre okunursa yâni billâhi, tallâhi, vallahi denirse yemin olur. Yemin, yalnız Allahü teâlânın isimleri ile olur. Başka şeyler le müslüman yemini olmaz. (Alâüddîn-i Haskefî, İbrâhim Halebî)
Allah Adına Edilen Yeminler:
Kasem suretiyle Allah adına yeminler “Allah” ya da “İzzet, celal, azamet” gibi zati sıfatlarının başına “ba, va, ta” harflerinin birisini getirmek suretiyle yapılır (Mevsılî, a.g.e., IV, 49, 50; Şirbinî, Muğni’l-Muhtaç, IV, 320, 312). Müslümanlar arasında en çok kullanılan yemin lafızları: “Vallâhi, billâhi ve tallâhi” sözcükleridir.
Allah’ın isim ve zatî sıfatlarının dışında hiçbir şeye yemin edilmez. Hanefilere göre, Nebi, Kur’ân, Kâbe gibi Müslümanlarca kutsal olan varlıklar adına da yemin edilmesi caiz değildir (Kâsânî a.g.e., III, 5-10; Merginânî, el-Hidâye,” II, 72; Mevsıli; IV, 51).
İmam Şâfiî, İmam Mâlik ve İmam Ahmed b. Hanbel’e göre Kur’ân, Kur’ân âyetleri ve Mushaf adına edilen yeminler mûteberdir. Bozulması halinde kefareti gerektirir (İbn Kudâme, el-Muğnî, XI,194,195). Hanbelîlere göre Kâbe ve diğer yaratıklar adına yemin etmek caiz değilse de, Peygamber adına yemin etmek caizdir. Bozulması kefareti gerektirir (İbn Kudâme, a.g.e., XI, 210).
Yeminin mûteber olması için mutlaka Arapça olması şart değildir. Diğer dillerle de yemin edilebilir. Kaynaklar farsça bazı tabirlerle yemin edilebileceğine işaret etmişlerdir (bk. Merginânî, a.g.e., II, 74; Fetâve’l-Kâdihan, II, 7; el-Fetâve’l-Hindîye, II, 57).