Cihâd-ı Ekber:
Büyük cihâd. Nefsin, insan tabiatının, bedeninin kötü isteklerini yerine getirmemek için yapılan mücâdele.
Küçük cihâddan cihâd-ı ekbere döndük. (Hadîs-i şerîf-Mektûbât)
CİLBÂB:
Uzun ve geniş örtü, manto. Çoğulu Celâbîb’dir.
Allahü teâlâ Kur’ân-ı kerîmde meâlen buyuruyor ki:
Ey sevgili Peygamberim! Zevcelerine, kızlarına ve mü’minlerin kadınlarına cilbâblarını üstlerine giymelerini söyle… (Ahzâb sûresi: 59)
Haramdan olan cilbâb giyenin namazı kabûl olmaz (borçtan kurtulur, fakat sevâb verilmez). (Hadîs-i şerîf-Kitâbul Fıkh alel Mezâhib-il-Erbea)
Hayâ Cilbâbını Çıkarmak: Açıkça günâh işlemek.
Hayâ cilbâbını çıkaran kimse hakkında konuşmak gıybet olmaz. (Hadîs-i şerîf-Berîka)