KEYFİYYET: Bir şeyin mâhiyeti, esâsı, içyüzü, nasıl olduğu. “Allah Arş üstündedir” buyurur Rabbimiz Lâkin keyfiyyetini, anlayamaz aklımız.
(Sirâcüddîn Ûşî)
Kemiyet, “miktar, sayı , nicelik.” demektir. Keyfiyet ise, “kalite, nitelik” manasına gelir. Bir tek çiçekteki hayat şerefini, milyarlarca taşta bulamayız. Aynı şekilde, bir böcekteki hayat, bütün bitkiler âlemini fazlasıyla tartar. Gerçek bu iken bir mü’minin şerefi dünyalar dolusu müşrikle, yahut ateistle nasıl kıyas edilebilir?. Birinci misâlimizde “hayat” keyfiyettir, ikinci misâlimizde ise “iman”.
Yeryüzünde bir tek ümmeti olan yahut hiç ümmeti bulunmayan peygamberlerin yaşadığı dönemler de olmuş. O dönemlerde de yine bu Kâinat’ın Malik’i, o bir yahut iki sevgili kulundaki keyfiyetin hürmetine, nice kemiyetlere hayat hakkı tanımış, dünyayı başlarına yıkmamış. İlim de bir keyfiyettir; bir âlimi milyonlarca cahille mukayese edemeyiz. Söz keyfiyetindir, o tek âlimin dediği olur.