İlm-i Lügat: Bir dilin kelimelerinin tamâmını inceleyen ilim. Lügat ilmi. Kur’an Arap dilinde nazil olduğundan, onun manalarını açıklayacak kişinin bu dili iyi bilmesi gerekir. Kelimeler, bazen ilk hatıra gelen anlamda değil de, daha tali anlamlarından birinde kullanılmış olabilirler. Müfessir lisana iyi vakıf olunca, kelimelerin hangi manalarda kullanıldığını daha isabetli olarak anlayabilir.
Bu dönemin ilk lügat kitabı, Ebû Nasr Ferâhî (Bedruddîn Muhammed b. Ebû Bekir b. Hüseyin Seczî, ö.640/1242)’nin Nisâbu’s-sibyân manzu¬mesi olup çeşitli bahirlerde söylenmiş iki yüz beyitten oluşmakta ve küçük yaştakilere dil öğretmek için okullarda ve medreselerde ders kitabı olarak okutulmaktaydı. Ondan sonra İran’ın batı bölgesinden Şükrullah b. Şemsuddîn Ahmed, Arapçadan Farsçaya lügat konusunda Zehretu’l-edeb adlı manzumeyi Nisâbu’s-sibyân’ı taklit ederek 640/1242 yılında yazdı.
Daha sonra Husâmuddîn Hoyî (Hasan b. Abdulmü’min) Nasîbu’l-fityân ve Nesîbu’t-tibyân’ı nazmetti. Bu öğretici manzumelerden başka Arapça ve Farsça lügati konusunda başka kitaplar da kaleme alındı. Bunların en önemlisi Surahu’l-lugâ olup Cemâluddîn Karşî (Ebû’l-fazl Muhammed b. Ömer b. Halid), bu eseri Cevheri-yi Fârâbî’nin Sıhahu’l-lugâ adlı eserinden tercüme ve telhis edip es-Surah mine’s-Sıhah diye adlandırdı ve Surâhu’l-lugâ’ya Mulhakâtu’s-Surâh adıyla Arapça bir zeyl yazdı. Bir başka önemli lugatname de Fîrûzâbâdî (Kadı Ebû Tahir Mecduddîn Muhammed b. Yakûb Karizinî-yi Şîrâzî, ö.817/1414)’nin Kamûsu’l-muhit ve Kabûsu’l-vasit adlı eseridir.
Yazar, Bağdat Nizamiyye medresesinde bir süre müderrislik yaptı. Bu lugatname dışında başka eserleri de vardır. Bir başka lugatname de Arapçadan Arapçaya olan ve Cevherî’nin Sıhahu’l-lugâ’sından seçki olan Muhtâru’s-sıhah adlı kitap olup Zeynuddîn Râzî (Muhammed b. Şemsuddîn Ebû Bekir b. Abdulkadir, ö. 768/1367 sonrası) tarafından dü¬zenlenmiştir.
Bu dönemde Farsça yada Farsça, Arapça ve Türkçe karışık olarak yazılmış lügat kitaplarından Şems-i Munşî olarak bilinen Şemsuddîn Muhammed b. Hindûşâh-i Nahcivânî’nin Sıhahu’l-‘Acem’i ve İbrahim Kıvâmî’nin Arapça, Farsça ve Türkçe Şeref-nâme-i Munîrî adlı eseri elde mevcuttur.
İlm-i Meânî:
Sözün hâle uygunluğundan bahseden edebî ilim dallarından biri.