MÜCEDDÎD: Yenileyici, kuvvetlendirici. İslâm dînini kuvvetlendiren, bid’atleri yâni İslâm dînine sokulmak istenen reformları, hurâfeleri söküp atan ve sünnetleri ortaya çıkaran âlim.
Her yüz senede bir müceddîd zâhir olur (ortaya çıkar) . Ümmetimin işlerini yeniler. (Hadîs-i şerîf-Ebû Dâvûd)
Bu ümmet, ümmetlerin en iyisi olduğu ve bu ümmetin Peygamberi, peygamberlerin sonuncusu olduğu için, bunların âlimlerine, İsrâiloğullarının peygamberlerinin mertebesi verilmiştir. Peygamberlerin vazîfeleri, bu âlimlere yaptırılmaktadır. Bunun için he r yüz sene başında, bu ümmetin âlimleri arasından bir müceddîd seçerler. Hele bin sene geçince, geçmiş ümmetlerde bir ülü’l-azm peygamber gönderdikleri ve onun işini bir nebîye (her yüz senede bir gönderilen peygambere) bırakmadıkları gibi, bu ümmett e de, tam bilgili bir âlim seçilir. Bu zât, geçmiş ümmetlerdeki ülü’l-azm peygamberlerin işini yapar. (Ahmed Fârûkî)
Rüyâda Resûlullah efendimizi gördüm. Bir minber (câmilerde hutbe okunan yer) üzerinde, İmâm-ı Rabbânî hazretlerini medh ederek (överek) şöyle buyurdu: “Ümmetim içinde onunla iftihâr ediyorum (övünüyorum). Allahü teâlâ onu, ümmetim arasında müceddîd k ıldı.” (Mîr Hüsâmeddîn)