MÜNTEKİM: İntikam alıcı. Zâlim ve mütekebbir (kibirli) cânîleri başkalarına ders olacak şekilde cezâlandıran, âsîleri ve taşkınlık yapanları şiddetli azâb ile azablandıran.
Kur’ân-ı kerîmde meâlen buyruldu ki:
Allahü teâlânın âyetleri hâtırlatıldıktan sonra, onlardan yüz çeviren kimseden daha zâlim kimdir?Biz mücrimlerden (müşriklerden) müntekimiz. (Secde sûresi: 22)
“Zulüm etmeksizin intikam alan.”
“Asilerin belini kıran, canileri cezalandıran.”
“Vakta ki, bizi böylece gazaba davet ettiler; biz de onlardan intikam aldık, böylece onları toplu olarak suda boğduk.” (Zuhruf Sûresi, 43/55)
İlâhî intikamın ilk muhatapları, insanları şirk, küfür, dalâlet ve sefahat yoluna sürüklemek için çalışan din ve ahlâk düşmanlarıdır. Cenâb-ı Hak bunlardan bile intikamını hemen almaz ve onlara tövbe etmeleri için süre tanır. Yaşadıkları sürece, bütün bir kâinatı onlara da hizmet ettirir, onları rızıklandırır, besleyip büyütür.
Tövbe etmeyerek isyanında ısrar eden kimselerde, Müntakim ismini tecelli ettirir. Bu tecelli çoğu kez ahirete bırakılır. Zira intikam mahalli ve ceza beldesi orasıdır.
Bazen, insanlara ibret olmak üzere bu dünyada da bu ismin tecellileri görülür; Nuh ve Semud kavminin başına gelenler gibi.
Bu ismin tecellisine mazhar olacak bir başka güruh ise zalimlerdir. Zalimler, kul hakkına tecavüz etmekle, kendilerinde bu ismin tecelli etmesini, bir bakıma istemiş olurlar.
Bir mü’min, takva dairesinde yaşayarak bu ismin tecellisinden hassasiyetle kaçınmalıdır. Ne kendi nefsine, ne de diğer kullara zulüm etmemelidir.
O masum organlarını ve duygularını isyan yolunda kullanan bir insan, onlara zulmettiğini düşünmeli ve kendisinden mutlaka intikam alınacağını bilerek korkmalı ve tövbe yoluna girmelidir.