NİFÂK: 1. Münâfıklık; kalbiyle, îmân etmediği hâlde inanmış görünmek; için dışa uymaması, kâfir. (Bkz. Münâfıklık)
Kur’ân-ı kerîmde meâlen buyruldu ki:
Bedevîler, küfür ve nifak bakımından hem daha beter, hem de Allahü teâlânın Resûlüne indirdiği sınırları tanımamaya daha lâyıktır (onlar buna daha müsâittirler) . Allahü teâlâ, alîmdir, hakîmdir. (Tevbe sûresi: 97)
Kalbinde küfür olan kimsenin mü’min olduğunu söylemesi, dinde nifâk olur. Kalbinde düşmanlık olup, dostluk göstermek dünyâ nifâkı olur. Küfrün en kötüsü, dinde nifâk yapmaktır. (Muhammed Hâdimî)
2. Dışı içine uymayan, iki yüzlü.
Suyun buzu eritmesi gibi nifâk da kalbi eritir. (Hadîs-i şerîf-Tebyîn-ül-Mehârîm)
Nifâk sâhiblerinde bulunan günâhlar bildirilmiş olsa idi, yeryüzünde basacak yer kalmazdı. (Hasen-i Basrî)