Sebeb-i Nüzûl: Kur’ân-ı kerîmin nüzûl (inme) sebebi. (Bkz. Esbâb-ı Nüzûl)
Esbâb-ı nüzûl, Tefsir ilminin âyet veya sûrelerin iniş sebeplerini araştıran ilim dalıdır.
“Nüzûl sebepleri” anlamına gelen bu tabir, Hz. Peygamber (asm)’in risâlet döneminde vuku bulan ve Kur’an’ın bir veya birkaç âyetinin yahut bir sûresinin inmesine yol açan olayı, durumu ya da soruyu ifade etmek üzere kullanılır.
Esbâb-ı nüzûl (esbâbü’n-nüzûl) sadece âyetlerle ilgili bir tabir olup, Resûl-i Ekrem (asm)’in herhangi bir konuya dair açıklama yapmasına veya bir davranışta bulunmasına vesile olan özel sebeplere ise “esbâbü vürûdi’l-hadîs” denilmiştir.
Her şeyden önce esbâb-ı nüzûl tamamen rivayetle alâkalı bir disiplin olduğundan, hadis usulünde hadislerin sıhhati için aranan genel şartlar bu konuda da geçerlidir. Zira herhangi bir âyetin nüzûl sebebi, âyetin iniş hadisesine şahit olmuş ve buna sebep olan durumu tesbit etmiş bir veya bir kaç sahâbînin rivayetiyle bilinebilir.
Bu nedenle, ayetlerin iniş sebebi hakkında bilgi veren, Peygamberimiz (asm) değil, onun sahabileridir.
Kur’ân-ı Kerîm’in bütün âyetleri muayyen ve müşahhas sebeplere bağlı olarak inmemiştir. Âlimler sadece beş yüz kadar âyetin bu şekilde iniş sebeplerinin bulunduğunu tesbit etmişlerdir. İbn Teymiyye, bunların dışında kalan ve önemli bir kısmı geçmiş peygamberlerin kıssaları ile âhirete dair haberlerden oluşan çok sayıdaki âyetin iniş sebeplerini herhangi bir dış olayda değil doğrudan doğruya bu âyetlerin kendi muhteva ve mânalarında aramak gerektiğini belirtir. (Muķaddime fî uśûli’t-tefsîr, s. 10)