Azîz Mahmûd Hüdâyî Hazretleri’nin Sultan 1. Ahmed Hân’ın talebi üzerine yaptığı şu duâsı ne kadar mânâlı ve güzeldir…
“Yâ Rabbî! Kıyâmete kadar bizim yolumuzda bulunanlar, bizi sevenler ve ömründe bir kere türbemize gelip rûhumuza Fâtiha okuyanlar bizimdir… Bize mensub olanlar, denizde boğulmasınlar; âhir ömürlerinde fakirlik görmesinler; îmanlarını kurtarmadıkça ölmesinler; öleceklerini bilsinler ve haber versinler ve de ölümleri denizde boğularak olmasın!..”
Bütün ulemâ ve evliyâ, bu duânın kabul olduğunu, bu yola mensup olanların denizde boğulmadıklarını ve pek çok kimsenin vefât günlerine yakın, öleceklerini haber verdiklerini bildirmişlerdir.
Zamanında ve daha sonraki yıllarda tesir ve nüfûzu devam eden Hüdâyî Hazretleri hakkında son derece tâzimli ve hürmetkâr ifâdeler kullanılmıştır. Bunlardan bir kısmı şöyledir:
Zamanın kutbu, Azîz, zamanın müfredi, hakîkat sırlarının hazinesine vâsıl, mücâhede mihrâbının mumu, tarîkat-i Muhammediyye sırlarını şerh eden, hakîkat-i Ahmediyye nurlarının indiği gönül, sultân-ı sâbit-kadem-i makâm-ı hilâfet ve velâyet.
Yâ Rabbî! Kurmuş olduğu vakfı, vermiş olduğu eserleri ve mânevî tasarrufuyla asırlardır gönülleri feyiz-yâb eyleyen Hüdâyî Hazretleri’nin himmetinden bizleri de nasibdâr eyle! Âmîn!