Rabbim, dünyada hüzün ve üzüntü var. Ahirette ise hesap ve azap olacak. Hani nerede kurtuluş, hani nerede rahat ve sevinç? Ya Rabbi! İşte sokaklarda dolaşanlar ihtiyaçlarını gidermek için sokaktalar. Ben de sokaktayım, sen beni affedesin diye…Ya Rabbi! İşte ateşe düşme korkusu beni uykusuz bırakıyor. Sen bana mağfiret et.
Arapçası:
«اَللّٰهُمَّ إِنِّي أَعُوذُ بِكَ مِنْ عِلْمٍ لاَ يَنْفَعُ، وَمِنْ دُعَاءٍ لاَ يُسْمَعُ، وَمِنْ قَلْبٍ لاَ يَخْشَعُ، وَنَفْسٍ لاَ تَشْبَعُ، اَللّٰهُمَّ إِنِّي أَعُوذُ بِكَ مِنْ هَؤُلاَءِ الْأَرْبَعِ»
اَللّٰهُمَّ يَا مُصَرِّفَ القُلُوبِ صَرِّف قُلُوبَنَا عَلٰى طَاعَتِكَ
Anlamı:
Allah’ım! fayda vermeyen bir ilimden, dinlenmeyen bir duâdan, korkmayan bir kaplten, doymayan bir nefisten sana sığınırım. Allah’ım! bu dört şeyden sana sığınırım.
Ey kalpleri çevirip onlara tasarruf eden Allah’ım! Kalplerimizi sana taate yönelt.
Kaynak: Yrd. Doç Dr. Veysel Akkaya, Kalplere Şifa Salavat ve Dualar, Erkam Yayınları