Arapça kökenli olan “Huzur” kelimesi, Türkçe’de farklı anlamlarda kullanılmaktadır. “Huzur bulmak, huzurlu olmak”, gönlün yatışması, nefsin tatmin olması anlamındadır.
Yüce Allah C.c Kuranı Kerim’de Ra’d Suresi – 28 . Ayetin’de buyurur ki, Bunlar, iman edenler ve Allah’ı zikrederek gönülleri huzura kavuşanlardır. Bilesiniz ki gönüller ancak Allah’ı zikrederek huzura kavuşur.
Okunuşu: Ene abdüke ibnü abdike ibnü emetike fi kabdatike nasiyeti biyedike,madin fiyye hükmüke adlün fiyye kadauke,es’elüke bikülli ismin hüve leke semmeyte bihi nefseke ev enzeltehu fi kitabike ev allemtehu ehaden min halkike ev iste serte bihi fi ilmi’l-gaybi indeke en tec’ale’l-kur’an’a nura sadri ve rabia kalbi ve cilae huzni ve zehabe hemmi).
Anlamı: “Allah’im! Ben senin kulunum, kölenin evladiyim, cariyenin evla- diyim.Senin avucundayim. Idarem senin elindedir. Hükmün bende geçerlidir, hakkimda verdigin hüküm adildir. Kendine verdigin yahut kitabinda indirdigin, yahut yarattiklarindan birine ögrettigin, yahut gayb ilmine ait olarak kendine sakladigin her ismin hürmetine,senden isterim ki, Kurani gönlümün nuru, kalbimin bahari kilasin, sikintimi def edersin.”