El-Hamid İsminin Anlamı: Ancak kendisine hamd edilen. Övülen). Hamd, övmek, senâ etmek demektir. Âlemde yapılan bütün övgüler, senalar, teşbihler yalnız ve yalnız Allah’a mahsustur. Ondan başka hiçbir kimse hamd ve şükredilmeye, lâyık olamaz. Çünkü bütün ni’metleri kullarına veren ancak Alla h’dır. İnsanlar tarafından kendisine hamd edilse de edilmese de Allah, zâtında «Hamîd» dir. Her türlü ni’metleri, kullarına hiç ayırım yapmadan, karşılıksız veren Allah (c.c.) olduktan sonra, O’ndan başka hamde lâyık kim vardır? Peygamberimiz, «Hamd ile başlanmayan her işin sonu kesiktir» buyuruyorlar.
Ya Hamid esmaül hüsna: “Hamd Alemlerin Rabbi olan Allah’adır” Fâtiha, 1
Bütün hamd-ü senalar O’na mahsustur.
Her müslüman O’nu sevdiği kadar O’nu övmelidir de. Hamd ve övgünün yalnız Allah’a ait olduğunu bilmelidir.
“Meleklerin de arşın etrafını kuşatarak, Rablerine hamd ile tesbih ettiklerini görürsün…” Zümer, 75
“Musa dedi ki: Siz ve yeryüzünde bulunanların hepsi nankörlük etseniz, iyi biliniz ki Allah hepinizden zengindir, hamdedilmeye layıktır.” İbrâhîm, 8