Elbise Cenâb-ı Hakk’ın Adem oğluna ihsan ettiği büyük ni’metlerinden birisidir. Cenâb-ı Hak, bu büyük nimeti hatırlatarak şöyle buyuruyor: “Avretinizi örtecek elbise ile size süs verecek şeyi sizlere indirdik” (74).
Bu nimetin üç büyük faydası vardır:
1—Kış mevsiminde insan soğuktan, yazın da sıcaktan muhafaza eder.
2—Görünmesi çirkin ve fitneye vesile olan yerleri örter.
3—İnsanı süsleyip, güzelliğine güzellik katar.
Elbisenin biçimi ve kıyafetin durumu zaman ve mekâna göre değişir. Sıcak yerlerde beyaz ve geniş elbiseler iyi gelirse, soğuk yerlerde biraz daha dar ve koyu renkli elbiseler iyi gelir. Aynca âdet ve an’anenin kıyafet hususunda büyük etkisi vardır.
Bir memlekette yerleşen kıyafetin değişmesi pek kolay olmaz. Bunun için İslâm dini muayyen bir kıyafet emretmemiştir. Her muhitin usul ve âdeti vardır. Oranın halkı usul ve âdetine bağlı kalmak hususunda serbesttir. Ancak papazların hususî kıyafetleri gibi küfre şi’âr olan elbiseler giymek caiz değildir. Bir papaz müslüman olursa mutlaka kıyafetini değiştirmek mecburiyetindedir.
Dipnot
(74) A’râf sûresi, âyet 26