Sihir veya Büyü Yapmanın ve Yaptırmanın Dini Hükmü Nedir

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Sihir kavramı iki anlamda kullanılmaktadır:
Birincisi; cinler veya tabiatüstü olduğuna inanılan güçlerle yakınlık kurduğunu iddia ederek ve/veya gizli güçler atfedilen kemikler, cisimler, şekiller ve isimler gibi bazı nesneleri kullanarak iksir, tılsım, efsun vb. şeyler yapmak suretiyle ortaya koyulan işlerdir.

İkincisi ise; el çabukluğu, göz boyama, renk ve duyu yanıltması, yaldızlı sözler söyleme, çeşitli ilaç, kimyasallar, teknik aletler kullanma gibi yollarla insanlarda farklı bir algı oluşturmayı amaçlayan işlemlerdir. İslâm geleneğinde bu tür uygulamalar da sihir kavramıyla ifade edilmektedir.
Türkçede, sihir ve büyü kelimeleri eş anlamlı olarak kullanılmaktadır.

Kadîm toplumlarda yaygın olmakla beraber tarihin her döneminde insanların ilgisini çeken ve varlığını devam ettiren sihrin, yukarıda ifade edilen unsurları kullanarak birine iyilik ya da kötülük etmek veya onu zararlardan korumak, maddî-manevî bir menfaat sağlamak gibi amaçlarla yapıldığı görülmektedir.
İslâm dini, sihirle uğraşmayı büyük günahlar arasında sayarak yasaklamıştır (Buhârî, Tıb, 48 [ 5764]). Kur’ân-ı Kerîm, sihirle uğraşanların âhirette nasibi bulunmadığını ve onların şerrinden Allah’a sığınılması gerektiğini ifade etmiştir (el-Bakara, 2/102; el-Felak, 113/4).

Zira şeytan, cinler, ruhlar ve yıldızlar gibi varlık veya nesnelere Allah’ın kudreti üstünde bir güç nispet eden, onlarda olağanüstü bilgi ve güç iddiası varsayan bütün sihir türleri, İslâm’ın tevhid ve tevekkül inancına aykırı olup kişiyi şirke kadar götürebilmektedir. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.s.) bir hadisinde, o günkü uygulamalardan biri olan düğüm yapıp sonra ona üflemek suretiyle sihir yapanların şirk koşmuş olduklarını ve nazar gibi etkilerden korunmak amacıyla bazı nesnelere sığınanların, Allah’ın yardımından mahrum kaldıklarını beyan etmektedir (Nesâî, Muhârebe, 19 [4084]). Zira Müslümanın, kendisini her an koruyan, gözeten, dualarına icabet eden ilahî kudreti bırakıp Allah’ın verdiğinden başka bir gücü olmayan âciz varlıklara sığınması, İslâm’ın ilkelerine aykırı bir davranıştır.

Bunların dışındaki göz bağcılığı, el çabukluğu, telkin gibi çeşitli beceri, teknik ve yöntemlerin kullanılması suretiyle insanları yanıltmaya, aldatmaya, zarara uğratmaya ve maddî-manevî yönden istismar etmeye yönelik davranışlar ise günahtır. Bununla birlikte el çabukluğu ya da göz boyama gibi usulleri kullanarak sadece insanları eğlendirmek maksadıyla yapılan gösteriler dinen sakıncalı bir unsur barındırmadığı sürece bu kapsamda değerlendirilmez.

Sonuç olarak müminlerin sihir veya büyü kapsamında değerlendirilecek her türlü davranıştan özenle kaçınması ve bu tür işlerle meşgul olanlara asla itibar etmemesi, sihirbazların, cinci ve üfürükçülerin tuzağına düşmemesi gerekir. Sihre maruz kaldığını düşünen kişiler, çare olarak alacakları tıbbî destek yanında, Hz. Peygamber’in (s.a.s.) öğrettiği dualarla Allah’a (c.c.) sığınmalıdır.

Din İşleri Yüksek Kurulu

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

mersin eskort -
deneme bonusu
- deneme bonusu veren siteler - Goley90 Giriş - takipcimx 1000 - buy youtube likes - postegro - deneme bonusu veren siteler - deneme bonusu veren siteler - bonusu veren siteler - sahabet güncel adres - onwin kayıt - Aviator oyna - buy twitter followers - Cinsel sohbet - toscanello - buy twitch live views - Kablo çekme vinçleri - Twitch viewer bot - canlı casino siteleri - sms onay - kaliteli likit - Vbet - Fixbet güncel giriş - Starzbet güncel giriş - Twitch viewer bot - Betosfer - TON sniper bot - omegle -

anlaşmalı boşanma avukatı

-

seo

- takipçi al -

solana sniper bot

-
marsbahis