“Kurtulması güç bir belâya dûçar olduğun zaman, ‘Bismillâhi’r-Rahmânrr-Rahîm ve lâ havle ve la kuvvete illâ billâhi’l-aliyyi’l-Azîm” de. Bu kelime-i tayyibeler ile Allâhu Teâlâ dilediği envâ-i belâyı def‘ eder.”
(Bu kelimelerin mânâsı: Rahmân ve Rahim olan Allâh’ın İsm-i Şerifiyle Allâh’a yalvarırım. Ma’sıyyetten korunmak ve tâata kudret, ancak Allâh’ın irâde ve me-şiyyetiyledir.)
İZAHI
Bu hitap, Hazret-i Ali Kerrema’llâhu veçhe Hazretleri’nedir Muhaddislerin beyânına göre, Resûl-i Ekrem salla’llâhu aleyhi ve seUem, Hazret-i Ali’ye: Sana bâzı kelimeler öğreteyim ki, bir beliy-yeye mâruz kaldığın vakit bunları oku, buyurunca, Hazret-i Ali Buyurun yâ Resûla’llâh demiş, ve bunun üzerine bu hadis-i şerîf vârid olmuştur.
Maddî dertlerde baş vurulacak maddî ve ma‘nevî devâlar olduğa gibi, hayâtı beliyyelerde de tevessül edilecek, baş vurulacak çâreler vardır. Onlardan biri de bu hadîs-i şerîf de beyân buyurulduğn veçhile Allâh’m lütuf ve inâyetine ilticadır. Yalmz bu ilticânm sıdk, ihlâs ve kâmil bir îmânla olması şarttır. Sıdk ve hulûs sahipleri çok defa mâruz kaldıkları felâketlerden dolayı Allâh’m lütuf ve inayetine sığınmış ve hatır ve hayâle gelmeyen sebeblerle kurtulmuşlardır.
Şüûn-ı kâinat, hep esrâr içinde cereyân etmekte ve her şey i Allâh’m meşiyyet ve halkıyle meydana gelmektedir.
imdi her müslüman, öğrenilmesi kolay olan bu mübarek keli meleri ve mânâlarını çocuklarına da öğreterek, onların manevî ve kutsî hayatlarım takviye eylemelidirler.