İnsanların, görünüş ve şekilleriyle ahlâkları arasında bir münâsebet vardır. Ekseriyyetle insanların görünüş ve şekliyle, güzel veya fena huylu, sevimli veya haşin tabiatlı olduğu anlaşılır, ve bunları görünce insanda müsbet veya menfî bir intibâ husûle gelir. istisnâ teşkil edenler bulunursa da pek çok değildir.
İşte kıyâfet ilmi bu münâsebetten yâni, şekil ile ahlâk arasındaki irtibattan doğmuştur.
İbrâhim Hakkı Hazretleri “Marifetnâme^ adlı kısmetli meşhûr eserinde bunları îzah eder ki, çoğu isâbetlidir.