“Her mal sâhibi, malında daha ziyâde hak sâhibidir.”
ÎZÂHI
Mal, ya sahibinin veya murisinin sa’yi karşılığı veya bir teberru mahsûlüdür. Bu cihetle sâhibine mahsus olup, kimsenin o mal üzerinde hak ve alâkası olmaz. Binâenaleyh meşrû‘ olmak şartiyie, herkes malmda istediği gibi tasarruf eder. Ancak gayr i meşrû* sûrette tasarruf memnûdur. Meselâ, israf edemez. Çünkü, israf dînen memnumdur. Bu bir misâldir. Memnû* ve haram olan diğer hususlarda da hüküm aynıdır. Bir kimsenin gayri-meşru* sarfiyyâtı, kendisini ve ailesini müzayakaya düşürecek dereceye varırsa, bu gibiler hacir ve mallarında tasarrufdan men* olunarak bahâim menzilesine indirilir.
Mal sâhibi malına ehak olduğundan, malını evvelâ kendi nafa-kasma ve ihtiyaçlarına sarf eder. Nafakası üzerine vâcib olanlara kifâyet etmezse, bunları infâka mecbur tutulmaz.