“Kabristan ve hamam hâriç yer yüzünün her tarafı mescittir. (Her yerde namaz kılınır).”
IZÂHI
Her temiz olan yerde namaz kılınır, Allâh’a ibâdet için mahall-i mahsus yoktur. Yalnız kabristan ve hamam gibi mahaller müstesnadır ki, buralarda temiz olsa da namaz kılmak mekruhdur.
Kabristanda cesetlerden, hamamda kirden hâsıl olan, tebahhurat içinde Allâh’ın huzûrunda âyet ve ezkâr okuyarak ibâdet etmek ta’zîme münâfîdir. Böyle bir beyan vârid olmasa da ta‘zîm hissi, bunu tasvip etmez.
Biraz evvel hamam gibi kaydiyle işâret ettiğimiz veçhile, diğer bir hadîs-i şerifde beyan buyurulduğu üzere, müstesnâ yerler, kabristan ve hamama münhasır değildir. Mezbeleliklerde, mezbahada,yolun ortasında, Ka‘be-i Muazzama’nın sathında namaz kezâlik mekruhdur.
KABRİSTANDA NAMAZ KILMAK HAKKINDA ALİMLERİN GÖRÜŞLERİ:
1- Sevri, Evzai ve Ebu Hanife’ye göre kabristanda namaz kılmak mekruhtur. Eşilip ölülerin kemikleri ve sairesi yer yüzüne çıkarılmış olsun olmasın hüküm aynıdır.
2- Şafiiler’e göre kabirler eşilip yer yüzü toprağına ölülerin kanı, irini vesairesi karışmışsa, orada namaz kılmak caiz değildir. Çünkü oralarda necaset bulunur. Şayet oranın temiz bir yerinde namaz kılarsa, namazı sahihtir. Fakat kerahet vardır. Şayet kabirler eşilmemiş ise, orada kılınan namaz, sahih olmakla berber mekruhtur. Bir kabristanın eşilip eşilmediğinde tereddüt edilirse en kuvvetli kavle göre mekruh olmakla beraber kılınan namaz sahihtir.
3- Malikiler’e göre kabristanda namaz kılmak sahihtir. Kerahet de yoktur.
4- Hanbeliler’e göre kabirleri eşilmiş olsun olmasın seccade gibi temiz bir şey sermek suretiyle de olsa kabristanda namaz kılmak haramdır. Ve kılınan namaz sahih değildir. İster ölülerin gömülü olduğu sahada kılsın, ister bu sahadan ayrılarak ev gibi bir hale getirilmiş olan yerde kılsın farketmez. Zahiriye mezhebine mensub alimler de bu görüştedirler
İbn-i Hazm: Selef’ten bir kaç taife böyle demiştir Sahabilerden Ömer, Ali, Ebu Hureyre, Enes ve İbn-i Abbas (r.anhum)’un, mezarlıkta namaz kılmaktan nehy ettikleri rivayet edilmiştir. Biz bu sahabilere muhalif kalanher hangi bir sahabiyi bilmiyoruz. Sahabilerden sonra gelen tabiilerden İbrahim en-Nahai, Nafi’ bin Cübeyr bin Mutim, Tavus, Amr bin Dinar, Hayseme ve başkaları da aynı hükmü vermişlerdir, demiştir.
İbn-i Hazm: Bahsi geçen sahabilere muhalefet eden bir sahabi bilmiyoruz, derken kendi bilgisini ifade ediyor. Çünkü Hattabi Abdullah bin Ömer (r.a.)’in kabristanda namaz kılmaya ruhsat verdiğini hikaye etmiştir. Keza el-Hasan’ın kabristanda namaz kıldığı nakledilmiştir.
HAMAMDA NAMAZ KILMAK HAKKINDAKİ ALİMLERİN GÖRÜŞÜ :
EI-Menhel yazarı, ‘Namaz kılmanın caiz olmadığı yerler babı’nda kabristanda namaz kılmakla ilgili, alimlerin yukarda anlatılan görüşlerini naklettikten sonra, hamamda namaz kılmak hakkında alimler tarafından verilen hükümleri özetle şöyle anlatır:
1- Ahmed bin Hanbel, Ebu Said-i Hudri’nin hadisinin zahirini tutarak hamamda namaz kılmanın sahih olmadığını söylemiştir. Ebu Sevr ve Zahiriye mezhebinin alimleri de bununla hükmetmişlerdir. İbn-i Abbas (r.a.)’dan rivayet edildiğine göre şöyle demiştir:
”Ne hamamda ne de helaya doğru durularak namaz kılmmasın.” İbn-i Hazm: Bu hükmünde sahabilerden İbn-i Abbas (r.a.)’e muhalif kalan hiç bir sahabi bilmiyoruz, demiştir. Bu görüş, Nafi’ bin Cübeyr, İbrahim En-Nehai, Hayseme ve el-Ala bin Ziyad’dan da rivayet edilmiştir.
İbn-i Hazm: Hamam’ın hiç bir yerinde namaz kılmak caiz değildir. Bu hususta hamamın giriş yeri, diğer yerleri, dam’ı, külhanının üstü, duvarlarının üzeri aynı hükmü taşır. Hatta yıkılmış durumda da olsa ona hamam ismi verildiği müddetçe hüküm aynıdır. Şayet yıkılıp hamam denmiyecek bir duruma gelirse onun arasında namaz kılmak caiz olur, demiştir.
2- Malikiler’e göre hamamda namaz kılmak sahihtir, kerahat da yoktur.
3- Cumhura göre necasetten emin olunduğu takdirde, mekruh olmakla beraber hamamda kılınan namaz sahihtir. Şayet necaset’ten emin olunmazsa kılınan namaz sahih değildir.”