İnsanın hayatta birçok işleri ve ihtiyaçları vardır. Ölüm her nefs için bir emr-i muhakkak olup bu âkıbetin ne zaman vuku bulacağı belli olmadığına göre, dünyâ ve âhirete müteallik işlerde ihtiyatlı ve hazırlıklı bulunmak iktizâ eder.
Şöyle ki: Namaz, oruç, zekât ve hac gibi âhirete müteallik fe-râizden fevt edilen varsa, bunları kazâ ve ifâ etmek, kul haklarını ödeyip helâlleşmek ve geçmiş günahlardan tevbe edip Allâh’m rahmet ve mağfiretine sığınmak ve Allah rızâsı için hayır ve hasenatta bulunmak îcâbettiği gibi, dünyâya taallûk eden işlerden az ve çok alacak ve borçlan ve küçük büyük her türlü hesapları, ileride ziyâ-ı hukûka ve ihtilâfa mahal bırakmayacak surette tevsik eylemek, şunun bunun emâneti varsa iâde etmek ve iade edilmeyecekse bunların emânet olduğunu, vârislere haber verip işhâd eylemek ve ölüme muzaf arzulan vasıyyet sûr etiyle izhâr etmek lâzımdır. Sağ iken bu işler yapılmazsa netice çok vebâlli olur. Bunun içindir ki, Resûl-i Ekrem Efendimiz, ümmetini bu hususta ikaz ve hazırlıklı bulunmayı tavsiye ediyorlar.