MEÂLÎ
“Allâh katında en sevgiliniz, ahlâkı güzel olan, halk ile geçinenler ve kendisiyle geçinilen, yumuşak huylu olanlardır. Ve Allâh yanında en buğz edilenleriniz de, insanlar arasında birbirine lâf götürüp getirmekle uğraşan, onların kusurlarını arayarak din kardeşlerinin aralarına tefrika sokanlardır.”
ÎZÂHI.
Üstün ahlâkı itmam için gönderilmiş olan Resûl-i Ekrem Efendimiz, ümmetine daima İslâmî hükümleri ta‘lim ve ihtar buyururlardı. Bu hadîs-i şerifin mevzûunu da bir güzel hasletle bir kötü huy teşkil etmektedir.
Birincisi — herkesle iyi ülfet etmek ve kendisiyle ülfet olunmak huy ve tabiatıdır. Bu gibileri herkes sevdiği gibi Allâh da sever, bunlardan râzı olur, meslekleri ne olursa olsun, bunlar hayatta mes’ûd ve muvaffak olurlar…
İkincisi — şuna buna söz götürüp getirmek ve şunun bunun kusurlarım arayarak, müzminler arasına tefrika sokmaktır. Bu huy ve temâyülde olanları kimse sevmediği gibi Allâhu Teâlâ da sevmez. Bu gibiler hayatta hiç bir şeye muvaffak olamazlar. Çünkü bunlar şerefsiz ve haysiyetsiz olduklarından bunlara kimse i’tibâr etmez.
îmdi, mü’minlere düşen vazîfe, bu gibilere yüz vermeyip hareketlerini takbih ile fesat ve cesâretlerini kırmaktır. Belki bu nefret karşısında hareketlerinin fenâlığmı anlayarak vaz geçerler.