“Birr (hayırlı iş), nefsin ve kalbin mutmain olduğu şeydir. Hayırsız iş, müftîler cevâzına fetvâ verseler de, nefsin yatışmadığı ve kalbin mutmain olmadığı şeydir.”
Bâzı işler vardır ki, insan evvel ve âhir ondan nedâmet duymaz, bu iyi iştir. Bâzı işler de vardır ki, insan onun mahz-ı hayır olduğuna mutmain değildir, hadd-i zâtında câiz olsa dahî onu terk etmelidir.
Meselâ: Birkaç çocuğunuz var, bunlardan birine teberrûlarda bulunmak istiyorsunuz. Fakat evlât arasında adâlet düşüncesiyle buna gönlünüz yatmıyor, vicdânmız razı olmuyor, tereddüt ediyorsunuz, hemen bunu terk etmek lâzımdır.
Bunun gibi yemek artıklarını bir fakire vermek istiyorsunuz, fakat siz onu yemediğiniz için iyi bir şey yapıp yapmadığınızda şüpheniz vardır. Binâenaleyh yediğiniz yemeklerden verip artıklardan vermemeniz lâzımdır.
Nitekim: Bir şey vicdânını tırmalıyorsa, terk et, meâlinde olan diğer bir hadîs-i şerîfde, bu gibi işlerin yapümaması tavsiye buyurulmuştur.