MEALİ
“Sizden biriniz bir cemâate imam olup namaz kılarsa namazı uzatmasın; çünkü onların içlerinde zayıf vardır, hasta vardır, ihtiyar vardır, acele işi olan vardır. Yalnızca kıldığında dilediği kadar uzatsın“
İZAHI
Bir hadîs-i şerifi îzâha çalışırken Islâm Dîni’nde gerek ibâdâtta gerek muâmelâtta kolaylık asıl olduğunu söylemiştik. İşte bu hadîs-i şerîf ve asla muvafık olarak şerefsâdır olmuştur.
Bilindiği üzere namaz, ma’lûm erkân ve ef‘âl-i mahsûsadan ibârettir. Bunlar arasında farz, vâcib, sünnet ve müstehab olan fiil ve hareketler vardır. Hazret-i Resûl-i Ekrem’in buyurdukları gibi bir cemâat- arasında, zayıf, hasta, ihtiyar ve acele işi olanlar bulunabilir. îmam olan zât bunları düşünerek namazı uzatmamalıdır. Ancak farz, vâcib, sünnet olan ef âl ve harekâtı terk etmeyecektir. Amma kendi yalnız kılınca istediği kadar uzatabilir. Meselâ sûre-i Fâtiha’ya uzun sûreler zammedebilir.