“Kadir Gecesi’ni, fazilet ve kudsiyetine inanarak ve sevabını yalnız Allah’tan bekleyerek ibâdet ve tâatle geçiren kimsenin -kul hakkı hâriç- geçmiş günâhları bağışlanır.” (Müslim, Müsâfirîn, 175)
Ayşe (r.a.), Peygamber Efendimiz’e: “–Ey Allah’ın Resûlü! Kadir Gecesi’nin hangi gece olduğunu bilecek olursam, o gece nasıl dua edeyim?” diye sormuş, Efendimiz de: “
«Allah’ım! Sen çok affedicisin, affetmeyi seversin. Beni bağışla!» diye dua et!” buyurmuştur. (Tirmizî, Deavât, 84)
“Kadir Gecesi ile ilgili rüyalarınızın, Ramazan’ın son yedi gecesi üzerinde toplandığını görüyorum. O halde Kadir Gecesi’ni arayan onu Ramazan’ın son yedi gecesinde arasın!” (Buhârî, Leyletü’l-kadr 2,)
“Kadir Gecesi’ni Ramazan’ın son on günü içinde arayınız!” (Buhârî, Leyletü’l-kadr 3)
“Kadir Gecesi’ni Ramazan’ın son on günündeki tek gecelerde arayın!” (Buhârî, Leyletü’l-kadr 3)
Hazret-i Ayşe şöyle buyurdu: “Ramazan ayının son on günü girdiğinde Resûlullah geceleri ihyâ eder, ev halkını uyandırır, ciddiyetle ibadete soyunur ve eşleriyle ilişkiyi keserdi.” (Buhârî, Leyletül-kadr 5)
Hazret-i Ayşe’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah Ramazan’da diğer aylardan daha fazla (kulluk yapmaya) çalışırdı. Ramazan’ın son on gününde de Ramazan’ın öteki günlerinden daha fazla ibadet ederdi. (Müslim, İ’tikâf 8)