MEÂLÎ
“Kul (insan) uhdesine düşen ve vâcib olan amelde kusûr ederse, Allâhu Teâlâ onu hüzün ve kedere müptelâ kılar.”
İZÂHI
Her şahıs, üzerine vâcib olan ameli, hüsn-ü İfâ ile mükellefdir. Vazifede kusur, derecesine göre dünyâ ve âhirette mes‘ûliyyeti müs-telzimdir. Çünkü insan, mühmel ve başıboş yaratılmamıştır. Dünyevî ve uhrevî kusurlarının akıbetini görecektir.
Dünyevî âkıbetler-den biri de hüzün ve kedere mâruz kalmaktır. Hayat esrarla doludur. Bunlardan biri de bu iptilâdır. Her fert bu hadîs-i şerifin sırrım nefsinde tecrübe edebilir. Bu gibi iptilâlardan mâsun kalmak için, üzerine düşen amel ve hareketlerde kusur etmemeğe çalışmalıdır.