Maktu : Kesmek, kat etmek anlamına gelen “Kata’a” kök fiilinden ismi mefûl olup kesilmiş, kesik demektir. Hadis Usulünde sahâbe’den sonraki tâbi’î lerin sözleri veya fiilleridir. Bir diğer ifadeyle maktu hadis, isnadı tabiiye kadar uzanan, tâbi’îde kalarak daha ileri gidemeyen hadistir. Kısacası, tabiilerden gelen ve onlara ait sözlerden veya fiillerden ibaret haberlere umumiyetle maktu adı verilmiştir.
Muhammed b. Sîrîn’in şu sözü maktû’ya güzel bir misaldir. “Şu hadis ilmi yok mu, dindir din. O halde dininizi kimden aldığınıza dikkat edin.” 628 İbnu’s-Salâh’ın kaydettiğine göre, maktu. İmam Şâfi’î ve ed-Dârekutnî tarafından isnadı muttasıl olmayan munkatı manasına kullanılmıştır.
Ne var ki her iki âlimin maktu’ ıstılahını, hadis ıstılahlarının alimler arasında iyiden iyiye yerleşmeye başlamasından önce isnadı muttasıl olmayan munkatı’ manasına kullandıkları anlaşılmaktadır; zira hadis istılahları istikrar kazanınca maktu yukarıda verilen mânâsına, munkatı ise Hz. Peygambere nisbet edilmekle birlikte isnadında inkıta bulunan hadisler manasına kullanılmıştır.
Nitekim el-Hatîbu’l-Bağdâdi, el-Câmi isimli eserinde tâbi’ilere alt bazı rivayetleri naklettikten sonra “Bu maktu hadislerdendir” demiş, dit yerde de maktu hadisler, isnadı tabiîlerde kalanlardır” tarifini vermiştir. Hadis ıstılahlarını istikrar kazanmış manalanyla tarif eden İbnu’s-Salâh, maktu ile munkatı ıstılahlarının aynı olmadığına işaret etmekte; maktûnun Ayrıca ele alacağı munkatı’dan ayrı olduğunu açıkça belirtmektedir. 629