Sûrede ağırlıklı olarak Allah’ın varlığı, birliği, kudreti, melekler, kıyamet, öldükten sonra dirilme, âhiret hayatı ve orada müminler için hazırlanmış olan nimetler, suçlulara verilecek cezalar ve gayb âlemi gibi itikadî konular canlı ve eğitici bir üslûp içinde ele alınmaktadır.
Kur’ân-ı kerîmin yetmiş yedinci sûresi.
Mürselât sûresi Mekke’de nâzil oldu (indi). Elli âyet-i kerîmedir. Gönderilenler anlamına gelen Mürselât kelimesi ile başladığı için sûreye, Sûret-ül-Mürselât denilmiştir. Sûrede; kıyâmetin vukû bulacağı, âhiretin bir hüküm günü olduğu, inananlarla i nanmayanların o gündeki durumları anlatılmaktadır. (İbn-i Abbâs, Râzî,Taberî,Kurtubî) Kim Mürselât sûresini okursa, onun için müşriklerden (Allahü teâlâya ortak koşanlardan) olmadığına dâir bir sened yazılır. (Hadîs-i şerîf-Kâdı Beydâvî Tefsîri)
Bir çoğumuz Kuran-ı Kerimi arapça okumayı öğrenemediğimiz için bilmiyoruz. Tabi bu öğrenmiyeceğimiz anlamına gelmez. O nedenle bir çoğumuz arapça bilmediği için’de arapça ayetleri latince harflerle okumaya çalışıyoruz. Arapça bir sözcük olan “kuran”, okumak, ezbere okumak, bir araya getirmek anlamına gelir. Kur’ân kelimesi olarakta Arapça’da yazıyla tespit edilmiş vahiylerin bütünü anlamına gelir. Şimdi sizler için hazırladığımız Kur’anı Kerim surelerden olan Murselat süresi arapça yazılışı ile latince harflerle Türkçe okunuşunu derledik. Ayrıca Diyanet İşleri tarafından düzenlenen mealine’de yer verdik. Bu sebeple hem Arapça yazısı hem de latince okunuşunu öğrenerek okuyabilirsiniz.
MÜRSELAT SÛRESİ TÜRKÇE OKUNUŞU
Bismillahirrahmanirrahim
1. Velmurselati ‘urfen.
2. Fel’asıfati ‘asfen.
3. Vennaşirati neşren.
4. Felfarikati ferkan.
5. Felmulkıyati zikren.
6. ‘Uzren ev nuzren.
7. İnnema tu’adune levakı’un.
8. Feizennucumu tumiset.
9. Ve izessemau furicet.
10. Ve izelcibalu nusifet.
11. Ve izerrusulu ukkıtet.
12. Lieyyi yevmin uccilet.
13. Liyevmilfasli.
14. Ve ma edrake ma yevmulfasli.
15. Veylun yevmeizin lilmukezzibiyne.
16. Elem nuhlikil’evveliyne.
17. Summe nutbi’uhumul’ahıriyne.
18. Kezalike nef’alu bilmucrimiyne.
19. Veylun yevmeizin lilmukezzibiyne.
20. Elem nahlukkum min main mehiynin.
21. Fece’alnahu fiy kararin mekiynin.
22. İla kaderin ma’lumin.
23. Fekaderna feni’melkadirune.
24. Veylun yevmeizin lilmukezzibiyne.
25. Elem nec’alil’arda kifaten.
26. Ahyaen ve emvaten.
27. Ve ce’alna fiyha revasiye şamihatin ve eskaynakum maen furaten.
28. Veylun yevmeizin lilmukezzibiyne.
29. İntaliku ila ma kuntum bihi tukezzebune.
30. İntaliku ila zıllin ziy selasi şu’abin.
31. La zaliylin ve la yuğniy minellehebi.
32. İnneha termiy bişererin kelkasri.
33. Keennehu cimaletun sufrun.
34. Veylun yevmeizin lilmukezzibiyne.
35. Haza yevmu la yentıkune.
36. Ve la yu’zenu lehum feya’tezirune.
37. Veylun yevmeizin lilmukezzibiyne.
38. Haza yevmulfasli cema’nakum vel’evveliyne.
39. Fein kane lekum keydun fekiyduni.
40. Veylun yevmeizin lilmukezzibiyne.
41. İnnelmuttekıyne fiy zılalin ve ‘uyunin.
42. Ve fevakihe mimma yeştehune.
43. Kulu veşrebu heniy’en bima kuntum ta’melune.
44. İnna kezalike necziylmuhsiniyne.
45. Veylun yevmeizin lilmukezzibiyne.
46. Kulu ve temette’u kaliylen innekum mucrimune.
47. Veylun yevmeizin lilmukezzibiyne.
48. Ve iza kıyle lehumurke’u la yerke’une.
49. Veylun yevmeizin lilmukezzibiyne.
50. Febieyyi hadiysin ba’dehu yu’minune.
MÜRSELAT SÛRESİ MEALİ VE ANLAMI
Bismillâhirrahmânirrahîm
1,2,3,4,5,6,7.Ard arda gönderilenlere, kasırga gibi esenlere, hakkıyla yayanlara, hakkıyla ayıranlara, özür ya da uyarı olmak üzere öğüt bırakanlara andolsun ki, uyarıldığınız (Kıyamet) mutlaka gerçekleşecektir.
8.Yıldızların ışığı söndürüldüğü zaman,
9.Gök yarıldığı zaman,
10.Dağlar ufalanıp savrulduğu zaman,
11.Peygamberler için (ümmetlerine şahitlik etmek üzere) vakit belirlendiği zaman (kıyamet gerçekleşir).
12.(Bu) hangi güne ertelenmiştir?
13.Hüküm ve ayırım gününe.
14.Hüküm ve ayırım gününü sen ne bileceksin.
15.O gün vay yalanlayanların hâline!
16.Biz öncekileri helâk etmedik mi?
17.Sonra arkadan gelenleri de onların peşine takacağız.
18.Biz suçlulara işte böyle yaparız.
19.O gün vay yalanlayanların hâline!
20.Biz sizi bayağı bir sudan (meniden) yaratmadık mı?
21,22.Sonra onu belli bir süreye kadar sağlam bir yerde (ana rahminde) tuttuk.
23.Sonra da ona ölçülü bir biçim verdik. Biz ne güzel biçim verenleriz!
24.O gün vay yalanlayanların hâline!
25,26.Biz yeryüzünü dirileri de ölüleri de toplayan (bir yurt) yapmadık mı?
27.Orada sabit yüce dağlar yaratmadık mı, size tatlı bir su içirmedik mi?
28.O gün vay yalanlayanların hâline!
29.Onlara şöyle denecek: “Yalanlamakta olduğunuz şeye (cehennem azabına) gidin.”
30,31.“Üç kola ayrılmış gölgeye gidin ki, o ne gölgelendirir ne de alevden korur.”
32.Şüphesiz cehennem, her biri saray büyüklüğünde kıvılcımlar saçar.
33.Bunlar sanki birer kızıl devedir.
34.O gün vay yalanlayanların hâline!
35.Bu, konuşamayacakları gündür.
36.Onlara izin de verilmez ki, özür dilesinler.
37.O gün vay yalanlayanların hâline!
38.Bu, hüküm ve ayırma günüdür. Sizi ve öncekileri bir araya toplamışızdır.
39.Eğer bir tuzağınız varsa, haydi bana tuzak kurun!
40.O gün vay yalanlayanların hâline!
41.Allah’a karşı gelmekten sakınanlar, gölgeler içinde ve pınar başlarındadırlar.
42.Canlarının çektiği meyveler içerisindedirler.
43.Yapmakta olduğunuz şeylere karşılık afiyetle yiyin için.”
44.Şüphesiz biz iyilik yapanları işte böyle mükâfatlandırırız.
45.O gün vay yalanlayanların hâline!
46.Ey inkâr edenler! (Dünyada) yiyin ve birazcık yararlanın! Şüphesiz sizler suçlularsınız.
47.O gün vay yalanlayanların hâline!
48.Onlara, “Rükû edin (namaz kılın)” dendiği zaman rükû etmezler.
49.O gün vay yalanlayanların hâline!
50.Onlar artık ondan (Kur’an’dan) sonra hangi söze inanacaklar?