Kur’ân-ı kerîmin yetmiş dokuzuncu sûresi.
Nâziât sûresi, Mekke’de nâzil oldu (indi). Kırk altı âyet-i kerîmedir. Sûrenin ilk kelimesi olan ve söküp koparan ve çekip alan mânâsına gelen Nâziât kelimesi sûreye isim olmuştur. Sûrede; kıyâmetin şiddeti ve onu inkâr edenlerin dirilişi, yeri göğü yaratan Allahü teâlânın insanları yeniden diriltmeye kâdir olduğu bildirilmektedir. (İbn-i Abbâs, Râzî, Ebû Hayyân, Begavî)
Bir çoğumuz Kuran-ı Kerimi arapça okumayı öğrenemediğimiz için bilmiyoruz. Tabi bu öğrenmiyeceğimiz anlamına gelmez. O nedenle bir çoğumuz arapça bilmediği için’de arapça ayetleri latince harflerle okumaya çalışıyoruz. Arapça bir sözcük olan “kuran”, okumak, ezbere okumak, bir araya getirmek anlamına gelir. «Kur’ân» kelimesi olarakta Arapça’da yazıyla tespit edilmiş vahiylerin bütünü anlamına gelir. Şimdi sizler için hazırladığımız Kur’anı Kerim surelerden olan Naziat süresi arapça yazılışı ile latince harflerle Türkçe okunuşunu derledik. Ayrıca Diyanet İşleri tarafından düzenlenen mealine’de yer verdik. Bu sebeple hem Arapça yazısı hem de latince okunuşunu öğrenerek okuyabilirsiniz.
Konusu : Sûrede ağırlıklı olarak kıyamet halleri, hesap, ceza ve mükâfat konuları, Allah’ın birliği, peygamberlik ve öldükten sonra dirilme gibi inanç esasları ele alınmış; bu arada Hz. Mûsâ ve Firavun kıssasından bir kesite yer verilmiştir.
NAZİAT SÛRESİ MEALİ VE ANLAMI
Bismillahirrahmanirrahim
1. Vennazi’ati ğarken.
2. Vennaşitati neştan.
3. Vessabihati sebhan.
4. Fessabikati sebkan.
5. Felmudebbirati emren.
6. Yevme tercufurracifetu.
7. Tetbe’uherradifetu.
8. Kulubun yevmeizin vacifetun.
9. Ebsaruha haşi’atun.
10. Yekulune einna lemerdudune fiylhafireti.
11. Eiza kunna ‘ızamen nehıreten.
12. Kalu tilke izen kerretun hasiretun.
13. Feinnema hiye zecretun vahıdetun.
14. Feiza hum bissahireti.
15. Hel etake hadiysu musa.
16. İz nadahu rabbuhu bilvadilmukaddesi tuven.
17. İzheb ila fir’avne innehu tağa.
18. Fekul hel leke ila en tezekka.
19. Ve ehdiyeke ila rabbike fetahşa.
20. Feerahul’ayetelkubra.
21. Fekezzebe ve ‘asa.
22. Summe edbere yes’a.
23. Fehaşere fenada.
24. Fekale ene rabbukumul’a’la.
25. Feehazehullahu nekalel’ahıreti vel’ula.
26. İnne fiy zalike le’ubreten limen yahşa.
27. Eentum eşeddu halkan emissema’u benaha.
28. Refe’a semkeha fesevvaha.
29. Ve ağtaşe leyleha ve ahrece duhaha.
30. Vel’arda ba’de zalike dehaha.
31. Ahrece minha aeha ve mer’aha.
32. Velcibale ersaha.
33. Meta’an lekum ve lien’amikum.
34. Feiza caetittammetulkubra.
35. Yevme yetezekkerul’insanu ma se’a.
36. Ve burrizetilcehıymu limen yera.
37. Feemma men tağa.
38. Ve aserelhayateddunya.
39. Feinnelcahıyme hiyelme’va.
40. Ve emma men hafe mekame rabbihi ve nehennefse ‘anilheva.
41. Feinnelcennete hiyel me’va.
42. Yes’eluneke ‘anissa’ati eyyane mursaha.
43. Fiyme ente min zikraha.
44. İla rabbike muntehaha.
45. İnnema ente munziru men yahşaha.
46. Keennehum yevme yerevneha lem yelbesu illa ‘aşiyyeten ev duhaha.
NAZİAT SÛRESİ MEALİ VE ANLAMI
Bismillâhirrahmânirrahîm
1.Andolsun (kâfirlerin ruhlarını) şiddetle çekip çıkaranlara,
2.Andolsun (mü’minlerin ruhlarını) kolaylıkla alanlara,
3.Andolsun yüzüp yüzüp gidenlere,
4.Derken, öne geçenlere,
5.Nihayet işi çekip çevirenlere (ki, mutlaka tekrar diriltileceksiniz).
6,7.Büyük bir sarsıntının olacağı o günde o sarsıntıyı, peşinden gelen başka bir sarsıntı izleyecektir.
8.O gün birtakım kalpler (tedirginlik içinde) şiddetle çarpacaktır.
9.Onların gözleri (korku ile) inecektir.
10.Şöyle derler: “Biz gerçekten gerisingeriye eski hâlimize mi döndürüleceğiz?”
11.“Bizler çürümüş kemiklere döndükten sonra mı?”
12.“Öyle ise bu hüsran dolu bir dönüştür” dediler.
13.Hâlbuki o, bir haykırıştan (sûr’un üfürülmesinden) ibarettir.
14.Birdenbire kendilerini mahşerde buluverirler.
15.(Ey Muhammed!) Mûsâ’nın haberi sana geldi mi?
16.Hani, Rabbi ona mukaddes Tuvâ vadisinde şöyle seslenmişti:
17.“Haydi Firavun’a git! Çünkü o azmıştır.”
18.“Ona de ki: İster misin (küfür ve isyanından) temizlenesin?
19.Seni Rabbine ileteyim de O’na karşı derinden saygı duyup korkasın!”
20.Derken Mûsâ ona en büyük mucizeyi gösterdi.
21.Fakat o, Mûsâ’yı yalanladı ve isyan etti.
22.Sonra sırt dönüp koşarak gitti.
23.Hemen (adamlarını) topladı ve onlara seslendi:
24.“Ben, sizin en yüce Rabbinizim!” dedi.
25.Allah onu, ibret verici şekilde dünya ve âhiret cezasıyla cezalandırdı.
26.Şüphesiz bunda Allah’tan sakınıp korkan kimseler için büyük bir ibret vardır.
27.(Ey inkârcılar!) Sizi yaratmak mı daha zor, yoksa göğü yaratmak mı? Onu Allah kurmuştur.
28.Onu yükseltmiş ve ona düzen ve âhenk vermiştir.
29.O göğün gecesini karanlık yaptı, ışığını da çıkardı.
30.Ardından yeri düzenleyip döşedi.
31.Ondan suyunu ve merasını çıkardı.
32.Dağları sağlam bir şekilde yerleştirdi.
33.Bunları sizin için ve hayvanlarınız için bir yarar kaynağı yaptı.
34,35.En büyük felaket (kıyamet) geldiği zaman, o gün insan yaptıklarını hatırlar.
36.Cehennem, görenler için apaçık bir şekilde gösterilir.
37,38,39.Kim azgınlık eder ve dünya hayatını tercih ederse, şüphesiz, cehennem onun sığınağıdır.
40,41.Kim de, Rabbinin huzurunda duracağından korkar ve nefsini arzularından alıkoyarsa, şüphesiz, cennet onun sığınağıdır.
42.Sana, kıyametin ne zaman kopacağını soruyorlar.
43.Onu bilip söylemek nerede, sen nerede?
44.Onun nihai bilgisi yalnız Rabbine âittir.
45.Sen, ancak ondan korkanları uyarıcısın.
46.Kıyameti gördükleri gün onlar, sanki dünyada ancak bir akşam, yahut bir kuşluk vakti kadar kalmış gibidirler.