Abraham Lincoln nasıl başarılı olmuştur? Evet şimdi sizler için bir başarının öyküsünü kısaca anlatmaya çalışacağız. Bu Hikayemiz’de Amerika Birleşik Devletleri‘nin 16. başkanı olan Abraham Lincoln Tanıyalım.
Bu yazıda “Konuşup da aptallığınızı ortaya koyacağınıza, konuşmayın da hiç olmazsa herkesin şüphesi kalsın.” Sözüyle akıllara kazınan Amerikalı devlet başkanı ve bir hukukçu olan Abraham Lincoln’ün hayatındaki merak edilenler.
Amerika Birleşik Devletleri’nin 16. başkanı (1861-1865). Amerikan İç Savaşı sırasında başkanlık yaptı. Köleliği kaldırma sözü vererek yeni kurulmuş olan Cumhuriyetçi Parti’nin adaylığından başkan seçildi. Savaş Abraham Lincoln’un yönetimi altındaki kuzeyin galibiyetiyle sonuçlandı. Savaşın sonlarında bir güneyli tarafından suikast sonucu öldürüldü. Köleliğe son vermesi ve Amerika Birleşik Devletleri’nin bütünlüğünü koruması nedeniyle ABD tarihinin en büyük başkanlanndan biri olarak bilinir.
Abraham Lincoln’un resmi 5 ABD dolarlık banknotların ve 1 ABD sentlik madeni paraların üzerinde görülebilir.
Abraham Lincoln, Amerika’nm büyük değişimlerden geçtiği bir dönemde yaşamıştı. Politik, sosyal, ekonomik ve teknolojik alanda durmaksızın yaşanan gelişmeler, ülkeyi hızla değiştirmekte, ama bunun yanı sıra, çatışan çıkarlar nedeniyle de kutuplaşmalar arttırmaktaydı. Çıkar çatışmalarının odağında kölelik müessesesi bulunmaktaydı. Yüzyıllardır, özellikle güney eyaletlerinde, Afrikadan getirilen zenciler, köle olarak kullanılmakta, insanoğlu bir mal gibi alınıp satılmaktaydı. Ağırlıklı olarak pamuk tarlalarında kullanılan bu insanlar, en temel haklardan bile yoksun şekilde çalışırken, güney ekonomisinin hayati bir unsurunu da teşkil ediyorlardı.
Abraham Lincoln tarihe, köleliği ortadan kaldıran ABD Başkanı olarak geçmiştir. Lincoln siyah-adamın beyaz-adam ile eşit olduğu gibi bir fikri savunmuyordu. Başkan, zencilerin beyazlardan daha aşağıda olduklarım ve aynı halklara sahip olmamaları gerektiğini düşünüyordu. Fakat siyahların da insan olduğunu, emeğin kutsal olduğunu ve bir insanın emeğinin karşılığım alması gerektiği yönündeki inancım ortaya koyması, güney eyaletlerinde ciddi tepki toplamaktaydı. Lincolnun bu görüşünün, çocukluğunda ve gençliğinin bir kısmında tüm emeğinin, bir karşılık verilmeksizin babası tarafından istismar edilmiş olmasından kaynaklandığına inanılır.
Abraham Lincoln, 12 Şubat 1809 senesinde Thomas ve Nancy Lincolnun evladı olarak Kentucky Eyaletinin, Hardin ilçesinde dünyaya geldi. Thomas bir marangozdu ve babasının tüm serveti ölümünün ardından büyük ağabeyine kaldığı için, kendi başına zorluklarla biriktirdiği paralarla kendi çiftliğini kurdu. Ne var ki, o yıllarda Kentucky Eyaletinin kadastro sistemi oldukça ilkeldi ve mülk sınırlarının kesin tespit edilememesi sebebiyle sık sık sorunlar yaşanmaktaydı. Sahip olduğu iki arazinin tapusu Eyalet tarafından iptal edilince ailesi ile birlikte 1816 senesinde, hükümetin verilen tapuları garanti edebilmesi sebebiyle Indianaya taşındı. Abraham Lincoln bu taşmma olayına ilerideki yıllarda değinirken babasının “bir ölçüde köleliğe karşı olduğu için, ama esas itibariyla tapu problemlerinden” dolayı taşındığını söyler.
Lincolnler Ohio Nehrini geçerek Perry ilçesi, Little Pigeon Creekde yerleştiler. O sıralarda aileleri Thomas, Nancy, genç Abraham ve ablası Sarahdan oluşmaktaydı. Lincoln, 1859da bu günlere ait düşüncelerini ifade ederken “Yeni evimize Eyaletin Birliğe yeni katıldığı dönemde yerleşmiştik. Oldukça vahşi bir bölge olan Indi-anada ormanlar hâlâ vahşi ayılar ve diğer hayvanlarla doluydu…” demektedir. Arazinin tarıma açılabilmesi için Abraham ağaç kesme işine başladı. Oldukça genç olmasına rağmen iri yan bir fiziği vardı ve 23 yaşına kadar elinden balta düşmeden sürekli çalışti. Buna istisna olan durumlar ise tarlanın sürülme ve hasat mevsimleriydi.
Gençliği kaslarını çalıştırıp akimı uyuşturacak kadar uzun ve oldukça zor şartlarda geçen Lincoln*ün vücudu öylesine atletik ve güçlüydü ki, yıllar sonra ölümünün ardından otopsi yapan doktorlar buna dikkat çekmekten kendilerini alamamışlardı. 1818 yılında Abra-hamın annesinin “süt hastalığından ölmesinin ardından babası Thomas, Sarah Bush Johnston ile evlendi. Ancak trajediler Lincoln ailesinin peşini bırakmıyordu. 1828 yılında ablası Sarah, doğum yaparken can verdi. Bu iki ölümün Abra-ham üzerinde oldukça derin ve yaşamı boyunca iz bırakacak etkileri olmuştur. Onu tanıyanlarca da gözlemlendiği ve aktarıldığı şekilde Lincoln melankolik, çoğu zaman depresif ve ölüme eğilimli bir ruh haline sahipti.