Deyim : Büyük yemin etmek
Anlamı : Bir şeyi yapmamak konusunda en kutsal şeyler üzerine ant içmek.
Deyim : Büyük sözüme tövbe!
Anlamı : Bir konuda çok kesin konuşulduğunda tersi bir durumun başa gelmemesi dileğini belirten bir söz: ‘büyük sözüme tövbe, hatır ve hayalime bile getiremem.’ -s. M. Alus.
Deyim : Büyük (söz) söylemek
Anlamı : Yapacağı bir şey hakkında kesin konuşarak övünmek.
Deyim : Büyük oynamak
Anlamı : 1) çok para koyarak kumar oynamak; 2) mec. büyük risk ve beklentilerle bir işe girişmek.
Deyim : Büyük laf etmek
Anlamı : Büyük söz söylemek.
Deyim : Büyük görmek (bilmek, tutmak)
Anlamı : Kendini veya başkasını olduğundan üstün saymak, yüceltmek.
Deyim : Büyük gelmek
Anlamı : Kıyafet, bol ve geniş olmak.
Deyim : Büyük abdesti gelmek
Anlamı : Dışkı yapma ihtiyacı duymak.
Deyim : Özrü kabahatinden büyük
Anlamı : Bir suç veya kabahat için özür dilerken daha büyük suç işleyen kimseler için söylenen bir söz.
Deyim : Küçükle küçük, büyükle büyük olmak
Anlamı : 1) her yaştaki kişilere karşı dostça, arkadaşça davranmak; 2) her makam ve durumdaki kişilere karşı dostça ve anlayış göstererek davranmak: ‘protokol kaidelerini, çok zaman, bir yana atıp küçükle küçük, büyükle büyük olmasını biliyordu.’ -y. K. Karaosmanoğlu.
Deyim : Küçük köyün büyük ağası
Anlamı : Büyüklük taslayanlar için söylenen bir söz.
Deyim : Kapıyı büyük açmak
Anlamı : Çok masraflı bir işe girişmek veya hesapsız harcamak.
Deyim : Gözü büyükte olmak
Anlamı : Büyük emeller beslemek.
Deyim : Çocukla çocuk, büyükle büyük olmak
Anlamı : İçinde bulunulan yere veya çevredeki insanlara uymak.
Deyim : Büyüklük taslamak
Anlamı : Kendini üstün görmeye çalışmak, böbürlenmek: ‘düne kadar kibir onların, büyüklük taslamak onların.’ -n. Cumalı.
Deyim : Büyüklük satmak
Anlamı : Gururlanıp üstünlük taslamak: ‘bir eski muallime olan annem, istese de büyüklük satamazdı, elinden gelmezdi.’ -o. Kemal.
Deyim : Büyüklük göstermek
Anlamı : Gönül ululuğu göstermek: ‘insan yaptığı işler ve bıraktığı eserlerle büyüklüğünü gösterir.’ -a. Gündüz.
Deyim : Büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden öpmek
Anlamı : Saygı ve sevgi göstermek: ‘buralara kadar zahmet ettiniz, büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden öperim.’ -h. Taner.
Deyim : Büyükle büyük, küçükle küçük olmak
Anlamı : Her yaş ve durumdaki kişilere karşı dostça, arkadaşça davranmak.
Deyim : Başından büyük işlere girişmek (kalkışmak)
Anlamı : Gücünün üstünde olan işlere kalkışmak.