Abdalın dostluğu köy görünceye kadardır; Atasözü İle İlgili Cümle ve Kompozisyon. Abdalın dostluğu köy görünceye kadardır; Atasözünü anlamı ve cümle içinde kullanmak. Ayrıca Açıklama ve kompozisyon yazmak.
Abdalın dostluğu köy görünceye kadardır.
Çıkarı için yakınlık gösterip dostluk kuran kimse, beklediği yararı elde ettikten, işini yürütecek başka yollar bulduktan sonra sizinle olan ilişkisini keser. Çıkarı gereği insana yakınlık gösteren kimse, işini yürütecek başka yollar bulunca insanla ilgisini hemen keser. İşi görülünceye kadar insana çok yakın görünen kimseler, kendi amaçlarına ulaştıkları anda insanı yanlız bırakırlar.
Kısaca açıklaması: Çıkarı dolayısıyla size yakınlık gösteren kişi, işini yürütecek başka yollar bulunca sizinle ilgisini keser.
Cümle İçinde Örnek Kullanımı: Boşuna dememişler abdalın dostluğu köy görünceye kadarmış ben seni uyarmıştım yine dinlemedin beni.
Açıklama ve kompozisyon : Abdal gezmen olduğu için, gezdiği yerlerde gereksinimlerini karşılayacak kimselerle ilişki kurarlar.Doğal olarak bir müddet sonra da o mahaldan ve kimseden ayrılıp, başka bir yere gider, başka kimselerle ilişki kurarlar.
Bunun gibi, ya çıkarlarını düşündükleri ya da herhangi bir nedenle sıkıntı ve bunalıma düştükleri için; kimi kişiler, dostluklarım, isteklerinin gerçekleşmesine kadar sürdürürler.
Çıkara dayanan dostluklar kısa sürer. Sürekli ve sağlam dostluklar kurmak istiyorsak, kişisel çıkarlardan her iki tarafın da olanaklar ölçüsünde uzak kalmaya çalışmaları gerekir.
Menfaatçi olarak da adlandırabileceğimiz çıkarcı, zihinlerde kendini düşünen İşi görülünceye kadar insana çok yakın görünen kimseler, kendi amaçlarına ulaştıkları anda insanı yanlız bırakırlar.
Bunun dışında bu yalanlara insanları inandırmak da büyük yetenekleri arasındadır. Zannediyoruz ki önce kendilerini de inandırmaktalar. Bize yakın gibi görünen, bizimle dostluk kuran insanların çoğu, belli bir çıkar peşindedirler. Aslında bizi gerçekten sevmezler; ancak bizden herhangi bir konuda yararlandıkları için, dostumuzmuş gibi görünürler.
İşlerini bitirdikleri, yani çıkarını sağladıklarında ise bizden uzaklaşırlar. Çıkar sağlayabilecekleri daha iyi birisini bulduklarında bizi terk eder, o kişiye yönelirler. Onlarda ‘’Köprüyü geçene kadar ayıya, dayı diyeyim.’’ Mantığı vardır. Elbette bizler ayı değilizdir; ancak onlar o gözle bakarlar bize ve köprüyü geçtikleri an, yüzümüze bile bakmazlar.
Bu tür çıkarcı kimseler, şahsiyetsiz kimselerdir. İnsan biri ile dost ise her daim dost olmalıdır. Çıkarını elde ettikten sonra dostunu satan adam değildir.