Acıkan doymam (sanır), susayan kanmam sanır. atasözünün anlamı ve cümle içinde kurmak. Ayrıca Açıklama ve kompozisyon yazmak.
Acıkan doymam (sanır), susayan kanmam sanır.
Uzun süre birşeyin yokluğunu çeken kimse, o şeyden ne kadar çok elde etse yine kendisine yetmeyeceği kanısında bulunur. Bir kimse herhangi bir şeyin yokluğunu uzun çekse, daha sonra o şeye kavuşsa dahi elindekinin kendisine az geleceğini düşünür.
Kısaca açıklaması : Bir şeyi uzun süre elde edemeyen kimse, daha sonra o şeyden ne kadar çok edinirse edinsin yine[kendisine yetmeyeceği kanısında bulunur.
Cümle İçinde Örnek Kullanımı : Pastamı bitirince devamlı annemden istediğim için bana acıkan doymam sanır susayan kanmam sanır tam sana uygun oğlum dedi.
Açıklama ve kompozisyon : Doyumsuz bir nefse sahip insanlar geçirdikleri zamandan keyif almaz, sahip olduklarıyla mutlu olmazlar, hep daha fazlasını sahip olmak isterler ve buna ulaşabilmenin yollarını bulmaya çalışırlar. Elbette şu bir gerçektir bu dünyada çalışmak gayret göstermek azimli olmak yılmamak gerekir lakin her şeyin fazlasının zarar olduğu da unutulmamalıdır. insan kendisine gerekli olan bir şeyden uzun süre yoksun kalırsa ona karşı olan tamah ve iştahı artar. Sonra onu elde edince, ne kadar çok olursa olsun, kendisine yetmeyeceğini sanır. Aç insanların, gördükleri her yiyeceği canlarının istemesi gibi. Bu yüzden denirki karnınız açken alışverişe gitmeyin. Bu tür bir açgözlülük ve tamah, kişileri küçük düşürücü bir özelliktir.
Aza kanaat edilmediği, eldekiyle yetinilmediği zamanlarda söylenen bir sözdür.Acıkanın doyması, susayanın suya kanması, zengin olmak isteyenin paraya, mala ve mülke boğulması, yüksek mevkilere ulaşmak isteyenin bu dileğine kavuşması; duyulan zevk üe o şeylere erişmeden önce duyulan özlem dolu arzu arasında büyük farkı belirler. Susayan, acıkan, özlem duyan, tutkunun pençesinde kıvranan insanın ruhu açtır, susuzdur. Sürekli bir tedirginlik içinde hep bu özlemlerini giderme peşindedir. Onun için de doymayacağını, susamışlığını gideremeyeceğini, zengin olamayacağını, yüksek mevkilere çıkamayacağını, sevilemeyeeeğini, kısaca dilediklerine kavuşamayacağını sanarak huzursuz olur.
Bu bakımdan istediklerimizi elde etmeye çalışırken çalışmalarımızı olağan akışı içinde bırakmalı, olayların oluşumunu engelleyecek girişimlerde bulunmamalı, bir gün mutlaka amacımıza ulaşacağımıza olan inancımızı yitirmemeliyiz. O zaman Kaçan balığın büyük olmasına gerek kalmadığını sevinçle görürüz.
başka bir cumlemi yok ya