Bıçak ile ilgili Deyimler hangileridir? İçinde ve anlamında bıçak kelimesi olan Deyimler nelerdir? Açıklaması ve anlamlarıyla beraber deyimleri derledik.Secdem.net
Deyimler en az iki sözcükten oluşan söz gruplarıdır. Bir sözcük tek başına deyim oluşturamaz. Deyimler, bir dilin anlatım yollarını, o dili konuşan toplumun geçmişini, yaşam biçimini, geleneklerini ve çeşitli özelliklerini belirten önemli ipuçları sağlarlar. Bir dilin zenginliğini ifade eden deyimleri tam olarak bilmeden o dile hakim olmak mümkün değildir.
Deyimler, hem yazılarımıza hem de konuşmalarımıza derinlik katar. Anlattıklarımızı ilgi çekici hâle getirir. Birkaç cümleyle anlatabileceğimiz bir durumu iki üç sözcükten oluşan bir deyimle anlatabiliriz. Böylece kısa ve özlü anlatım sağlamış oluruz.
- Bıçak yemek
Bıçaklanmak.
- Bıçak vurmak
1) bıçakla kesmek; 2) bıçaklamak.
- Bıçak suyu kesiyor
‘çok körleşmiş’ anlamında kullanılan bir söz.
- Bıçak silmek
Bir işi bitirmek.
- Bıçak kemiğe dayanmak
Çekilen sıkıntı artık katlanılamayacak bir duruma gelmek: ‘bıçak kemiğe dayandı mı başkaldırır, canını sakınmaz, hakkını ister.’ -a. Ağaoğlu.
- Bıçak gibi saplanmak
Sancı, ağrı birden ve güçlü olarak gelmek.
- Bıçak gibi kesmek
1) çok keskin olmak; 2) birdenbire ve tamamen ortadan kaldırmak.
- Bıçak gibi kesilmek
Söz, konuşma, sohbet birden bitmek, duruvermek: ‘bu tatlı sohbetin arasında kapı çalındı, lakırtıları bıçak gibi kesildi.’ -h. E. Adıvar.
- Bıçak gibi
İnce, keskin.
- Bıçak çekmek
Üzerindeki bıçağı birden eline alarak birine saplamaya hazırlanmak: ‘köy delikanlılarının bıçak çekmeye elleri bile değmedi.’ -m. Ş. Esendal.
- Bıçak bıçağa gelmek
Bıçakla birbirine saldıracak kadar zorlu kavga etmek.
- Bıçak atmak
1) bir hedefe bıçak fırlatmak; 2) bıçaklamak; 3) ameliyat etmek.
- Bıçak altına yatmak
Ameliyat olmak.
- Sırtından bıçaklamak
İhanet etmek: ‘arkadaşların birbirini sırtından bıçaklaması doğru değil. Bunu ancak düşmanlar yapabilir.’ -s. Dölek.
- Kanlı bıçaklı olmak
Aralarında herhangi bir nedenden dolayı birbirini öldürecek kadar düşmanlık bulunmak.
- (birinin) çenesini bıçak açmamak
Sıkıntı ve üzüntüden konuşamamak: ‘hiçbirimizin çenesini bıçak açmıyordu.’ -y. K. Karaosmanoğlu.
- (birinin) ağzını bıçak açmamak
Üzüntüsünden söz söyleyecek durumda olmamak: ‘o gittiği günden beri zeynep kadının ağzını bıçak açmıyor.’ -y. K. Karaosmanoğlu.