“İ” Harfi ile ilgili Deyimler
İki gözü iki çeşme (pınar) olmak : Durmadan ağlamak.
İki kat olmak : 1. Yaşlılıktan ya da yorgunluktan beli bükülmek. 2. Utanma, nazlanma gibi durumlarda insanın el,kol ve başı garip durumlar almak.
İki kere iki dört eder : Gerçekliğinden şüphe edilmeyecek kadar açık.
İki paralık etmek : Değerini, onurunu düşürmek, birini kötü ve utandırıcı bir duruma düşürmek.
İki rahmetten biri : Çok hasta olan kişi için ya iyileşip kurtulsun ya da ölsün anlamındaki dilek ifadesi.
İki satır laf etmek (konuşmak) : Dosta biraz sohbet etmek.
İki seksen uzanmak : Bir çarpma, vurma sonucu boylu boyunca uzanma.
İki sözü biraraya getirememek : 1. Konuşma yeteneği gelişmemiş olmak. 2. Bilgisi, kültürü az olmak, düşündüklerini düzgün ve etkili ifade edememek.
İki ucu sivri (boklu) değnek : İki çözümüde iyi olmayan, neresinden bakılırsa bakılsın çözümü çok güç iş.
İki ucunu biraraya getirememek : Gelirle gideri denkleştirememek, işleri düzene sokamamak.
İki yakası bir yere (araya) gelememek :Geçim sıkıntısından bir türlü kurtulamamak.
İki de bir (birde) : Sık sık, çok sık olarak.
İktisat etmek (yapmak) : Tutumlu davranmak, para artırmak, giderlerini kısmak.
İlaç gibi gelmek : Derdine çare olmak, çok iyi gelmek.
İlaç için (olsun) yok : Hiç yok.
İliğini (kemiğini) kurutmak : Birini canından bezdirecek kadar üzmek, sıkıntı vermek.
İlim irfan sahibi : Bilgili, okumuş kişi.
İlişki kurmak : 1. İki kişi, şey arasında yakınlık sezmek. 2. Kendisi ile bir başkası arasında yakınlaşma sağlamak.
İlk göz ağrısı : 1. İlk doğan evlat. 2. İlk sevilen, aşık olunan kişi.
İllalah çağırmak (demek) : Bezmek, usanmak, bıkmak. Allah’tan yardım istemek.
İltifatta bulunmak : Birini övmek, methetmek.