Köyle ile ilgili Atasözü ve Anlamları nedir? Köy kelimesi ile ilgili atasözleri hangileridir? Köyler ilgili olan cümle atasözleri nelerdir?
Atasözlerinin kim tarafından ne zaman söylendiği bilinmez. Atalardan günümüze kadar ulaşan, belirli bir yargı içeren, söyleyeni belli olmayan (anonim) düz konuşma içinde kullanılan sözlerdir. Atasözleri, geçmiş kuşaklardan süzüle süzüle günümüze kadar gelmiş özellikleri sözün içerdiği anlama göre değişir. Atasözü pek çok dalda eğitici yol gösteren, öğüt veren kalıplaşmış sözlerdir.
KÖYLER İLE İLGİLİ ATASÖZLERİ VE ANLAMLAR
Köpeksiz sürüye (köye) kurt dalar (iner).
Gerek yerleşim alanlarında, gerekse ülkenin genelinde güvenlik ve huzuru sağlayan özel görevliler bulunur. Ordu ve polis, iç ve dış güvenliği sağlar. Koruyucusuz millete, bekçisiz ülkeye düşman saldırır.
Köy yanar, deli taranır (deli kız taranır).
Çok acele işlerimiz olduğunda evden kimse çıkamaz yada arkadaşlarımızı saatlerce bekleriz ya; bu durum buna en güzel örnektir. Durumun ciddiyetini anlayan ve umursayan insanlar bir meşgalenin savaşını verirken, deli denilebilecek nitelikteki kişiler ise süslenmek ve saçlarını taramak ile meşguldur. Dış görünüşüne önem vermek durumun ciddiyetini asla değiştirmeyeceği gibi daha kötü olmasına da sebebiyet verebilir.
Kurt tüğünü (köyünü) değiştirir, huyunu değiştirmez.
İnsanların sosyal hayattaki konumu değişsede asıl karakteri değişmez. Hain kimse, yer yurt, kılık kıyafeti değiştirse de kötü huylarını değiştirmez.
Köylünün kahve cezvesi karaca amma sürece
Köylünün kahve cezvesi gösterişsizdir ama konukları ağırlamak için sürekli olarak kaynar.
Köylü, misafir kabul etmeyiz demez, konacak konak yoktur der
Kişi bir işi yapmak istemezse doğrudan doğruya yapmam demez de birtakım gerekçeler ileri sürerek bunu gerçekleştirmenin olanağı bulunmadığını söyler.
Nasipsiz köpek kurban bayramında köy dışında bulunur.
Bir kişinin basireti bağlanmış, kıtmeti kapanmış ise ona yapılacak hiçbir çözüm yoktur. Allah’a sığınmaktan başka meşakat onu kurtarmayacaktır. Etrafında ne kadar bolluk ve bereket olsa, çok çok dünya malı dolansa, ona denk gelmeyecek, yakınından bile geçmeyecektir. Kişilerin şansı kapandığında çırpınması, çaba göstermesi hiçbir anlam ifade etmez.
Abdalın dostluğu köy görünceye kadardır.
Çıkarı gereği insana yakınlık gösteren kimse, işini yürütecek başka yollar bulunca insanla ilgisini hemen keser. İşi görülünceye kadar insana çok yakın görünen kimseler, kendi amaçlarına ulaştıkları anda insanı yanlız bırakırlar.
Doğru söyleyeni (konuşanı) dokuz köyden kovarlar.
Şu zamanda ahlak öyle bozuldu ki herkes çıakr peşinde, herkes iki yüzlü. Deyim yerindeyse, herkes yağcı, herkes yağdanlık. Onun için kimin çıkarına dokunursa dokunsun sözünü esirgemeyen, hatır gönül demeyerek doğruyu söyleyen kişiyi kimse sevmez. Herkes onu yanından uzaklaştırır. / Herkesin kusurunu yüzüne karşı söyleyen ve çıkarcılardan sözünü esirgemeyen kimse, kırdığı, üzdüğü kişilerce sevilmez. Nereye gitse, bu gibi kimseler kendisine yüz vermezler.
Evli evinde, köylü köyünde gerek.
İnsan kendini ve konumunu iyi bilmelidir. Herkes kendi yerinde ve işinin başında bulunmalıdır. Toplum düzeni de, kendisinin rahatlığı da bunu gerektirir.
Görünen köy kılavuz istemez.
Ortada apaçık duran bir gerçeği açıklamak gerekmez. Erdem sahibi insanların hiçbir şekilde yardım istemeden ve öğüt dinlemeden sonuçları görmesi bu yüzdendir. Sonucunu herkesin gördüğü olayların gidişatının akıllı kişiler bu şekilde değiştirebilir ve kendisi için daha yararlı bir hale sokabilir.
Horozu çok olan köyde sabah geç olur.
Bazı insanlar, üzerlerine düşsün düşmesin, konu hakkında bilgi sahibi olsun olmasın, her hususta konuşmayı, görüş ileri sürmeyi pek sever. Oysa, bir konu üzerinde söz söyleyen çok olursa sonuca varmak gecikir.
Yetişemediğin köyün alt tarafında (beri yanında) yat
Yapmak istediğiniz şeyi eksiksiz olarak başaramıyorsanız kendinizi boş yere zorlamayıp yapabildiğiniz kadarıyla yetinmeniz gerekir.