Meraktan ölmek
Anlamı : Çok kaygılanmak.
Meraktan çatlamak
Anlamı : Merakından çatlamak.
Merakta kalmak
Anlamı : Kaygı içinde olmak.
Merakta bırakmak
Anlamı : Kaygı içinde bırakmak.
Merakını uyandırmak
Anlamı : Merak etmesine sebep olmak, meraklanmak: ‘kızın en çok merakını uyandıran şey, hasan’ın yeni kıyafetiydi.’ -o. C. Kaygılı.
Merakını mucip olmak
Anlamı : Merakına dokunmak.
Merakından çatlamak
Anlamı : 1) çok kaygılanmak; 2) bir şeyi öğrenmek isteğini aşırı ölçüde duymak: ‘rica ederim söyleyiniz, merakımdan çatlayacağım.’ -y. K. Karaosmanoğlu.
Merakına dokunmak
Anlamı : İlgisini çekmek.
Meraka sokmak
Anlamı : Meraklandırmak: ‘sizleri meraka sokmamı aranızda bulunmamın sevincine bağışlayın.’ -halikarnas balıkçısı.
Meraka düşmek
Anlamı : 1) meraklanmak: ‘sevecek birini görse bile acaba daha güzeli bulunmaz mı diye meraka düşer.’ -s. Birsel. 2) kaygılanmak.
Merak getirmek
Anlamı : Kara sevdaya tutulmak.
(bir şeye) merak sarmak (duymak, salmak)
Anlamı : Bir şeyi edinme, yapma veya onunla uğraşma isteğine kapılmak, bir şeye eğilim duymak: ‘bu adama, her gördüğüm vakit, merhamet ve korku ile karışık bir merak duyuyordum.’ -r. N. Güntekin. ‘miralay beyimiz, emekli olduktan sonra komisyonculuğa kalkan veya cins tavuk yetiştirmeye merak salan soydan değildir.’ -h. Taner.