Saçlarla ile ilgili deyimler ve anlamları. İçinde ve anlamında saç kelimesi geçen deyimler hangileridir? Saç deyimi ile ilgili sözler nelerdir?
Birçoğumuz deyimlerle ilgili bazı sözler veya cümleler bulmaya çalışmaktayız. Bugün’de yukarıdaki başlık altında sizler için deyimler derledik. Evvela Deyimin tanımını yapmakla başlamakta fayda vardır. Deyimler çok büyük bir oranda mecaz anlamda kullanılır ancak gerçek anlamda kullanılanlara da rastlanmaktadır. secdem.net
Bazı durumların ifade edilmesinde zorluk yaşandığında, anlamların yetersiz kaldığı anlarda etkili bir anlatım aracı olarak deyimleri kullanırız. Çoğunlukla gerçek anlamından ayrı bir anlam taşıyan, en az iki sözcükten oluşan kalıplaşmış söz ya da sözcük grupları.eş. Kimi deyimlerde, asıl anlamlarından tamamıyla sıyrılmazlar. Yerine göre asıl anlamından da alınabilir, daha başka bir anlama da gelebilir. Bunu cümle içindeki kullanılış şeklinden anlarız.
-
Saçları iki türlü olmak
Yaşı ilerlemiş bulunmak. -
Saçını süpürge etmek
Kadın özveri ile çalışıp hizmet etmek: ‘Ah gençliğim, ah sana saçımı süpürge ettiğim gençliğim de diyecek değilim.’ -A. Ağaoğlu. -
Saçını başını yolmak
Çok üzülmek, üzüntüsünden dövünmek: ‘Tanrıça Hebe çaresiz kalmış, saçını başını yoluyordu.’ -S. F. Abasıyanık. -
Saçına kar yağmak
Saçı aklaşmaya başlamak. -
Saçına başına bakmadan
İlerlemiş yaşına yakışmayacak biçimde. -
Saçına ak (kır) düşmek
Saçı ağarmaya başlamak, yaşlanmak: ‘Benim bütün saçlarıma, senin sadece şakaklarına ak düşmüş.’ -R. H. Karay. -
Saçı uzun aklı kısa
Esk. kadınları aşağılamak için kullanılan bir söz: ‘Ona oğluna olduğu kadar güvenmiyor. Kız çocuğu bu, ne kadar okusa da saçı uzun aklı kısa olur, der.’ -E. Bener. -
Saçı topuklarını dövmek
Saçı çok uzun olmak. -
Saçı sakalı akar gibi
Üstü başı perişan bir durumda: ‘Hani saçı sakalı akar gibi bir adam geliyor ya buraya, o işte.’ -N. Ataç. -
Saçı (saçları) değirmende ağartmamak
Deneyimli olmak: ‘Bu saçları değirmende ağartmadık, siz birbirinize âşıksınız sanırım’ -O. Aysu. -
Saçı kılmak (atmak)
Gelinin başından çiçek, şeker, arpa, para vb. saçmak. -
Saçı bitmedik (yetim)
Doğalı çok olmamış (yetim). -
Saçı başı birbirine karışmak
Bakımsız olmak: ‘Matmazelin saçı başı birbirine karışmıştı.’ -S. F. Abasıyanık. -
Saçı başı ağarmak
Yaşlanmak. -
Saç sakal birbirine karışmak
Saçı sakalı uzamak, bakımsız görünmek. -
Saç saça baş başa gelmek (dövüşmek)
kadınlar, birbirlerini kıyasıya hırpalayacak biçimde kapışmak: ‘Eğer bu patırtıdan, ikindi uykusu başına sıçrayan imam aşağı koşmasa iki kadın, avluda saç saça baş başa dövüşeceklerdi.’ -H. E. Adıvar. -
Saç saça baş başa
Kadınlar, birbirlerini kıyasıya hırpalayacak biçimde. -
Saç ağartmak
Saç sakal ağartmak. -
(Bir işte) saç sakal ağartmak
o işte uzun zaman çalışmış, emek vermiş olmak. - Arapsaçı gibi
Karmakarışık.