Sofra ile ilgili atasözleri ve anlamları. İçinde ve anlamında sofra kelimesi geçen atasözleri hangileridir? Sofra hakkında atasözler nelerdir?
Atasözlerinin kim tarafından ne zaman söylendiği bilinmez. Atalardan günümüze kadar ulaşan, belirli bir yargı içeren, söyleyeni belli olmayan (anonim) düz konuşma içinde kullanılan sözlerdir. Atasözleri, geçmiş kuşaklardan süzüle süzüle günümüze kadar gelmiş özellikleri sözün içerdiği anlama göre değişir. Atasözü pek çok dalda eğitici yol gösteren, öğüt veren kalıplaşmış sözlerdir.
Su küçüğün, söz (sofra, yemek) büyüğün
Atasözü Anlamı : 1) temel bir ihtiyaç olan su önce küçüğe verilir, konuşmaya ise ilk önce büyükler başlar; 2) her şeyin bir sırası vardır; kişiler bu sıralamada yaşlarına, kültürlerine vb. özelliklerine göre yer alırlar.
Sofrada elini, mecliste dilini sakla
Atasözü Anlamı : Topluluk içinde kendini denetle, aşırı davranışlarda bulunmaktan kaçın, açgözlülük ve gevezelik etme.
Oğlan atadan (babadan) öğrenir sofra açmayı, kız anadan öğrenir biçki biçmeyi
Atasözü Anlamı : Erkek çocuk, erkeklerin yapması gereken şeyleri babasından, kız çocuk da kadınların yapması gereken şeyleri annesinden öğrenir; anne ve baba bunları bilmiyorsa çocuktan böyle şeyler beklenemez.
Ekmeğini yalnız yiyen, sofrasını yalnız kaldırır
Atasözü Anlamı : Başkalarıyla paylaşabileceği belli imkanları tek başına kullanan ve bencil olan insanlar bu durum yüzünden çevresindeki insanlardan koparak mutsuz olabilir. Aynı şekilde bu bencil davranışta bulunan kişiler bu durumun getirdiği zorluklarla da tek başına mücadele etmek zorundadır.
Oğlan babadan öğrenir meclis gezmeyi, kız anadan öğrenir sofra yazmayı
Atasözü Anlamı : Erdemli insanlar gelenek ve görenekleri ile yaşarlar. Doğru olan ve kişilere zarar vermeyen gelenek, görenek nesiller boyunca çocuklara aktarılır. Bu yaşantı daha önce dedelerden, atalardan tecrübe edildiği için çok az hata şansına sahiptir. Çocuklara erkenden verilecek bu doğru bilgiler onların erken yaşta ergin olmasına, erdem kazanmasına yardımcı olur. Eğitim verilmeyen genç bir erkek görgüsüz, kız çocuğu ise işe yaramaz olarak nitelendirilir.