Yaklaşık 400 milyon yıl önce balıklar denizden karaya çıkmaya başladılar. Bir hayvanın alışkanlıklarını değiştirmesinin nedeni taze yiyecek bulmak ya da düşmanlarından kaçmak olabilir.
Birçok balık karada kıvrılarak hareket edebilirdi ama sıradan yüzgeçleri vücutlarını yerden kaldırabilmek için yeteri kadar kuvvetli değildi. Bu balıklardan biri Coelacanth’dır, bacağa benzer tuhaf yüzgeçleri olan bu balık bir metre uzunluğundaydı. Karada yaşayan omurgalı hayvanlarınkine benzer kemikleri olduğu bilinir. Evrimciler, yaşı 410 milyon yıl olarak hesaplanan Coelacanth’ın ilkel bir akciğere, gelişmiş bir beyne, karadan çıkmaya hazır bir dolaşım ve sindirim sistemine, hatta ilkel bir yürüme şekline sahip bir ara-geçiş formu olduğunu iddia ediyorlardı. Bu evrimci yorumlar 1930’lu yılların sonuna kadar bütün bilim çevrelerinde tartışmasız kabul edildi.
Coelacanth’ın akrabalarının, günümüzdeki timsahlar gibi, kayarak yürümelerine izin verecek kemiklerle güçlendirilmiş bacak bezleri ve yüzgeçleri vardı. Birçok ilkel balık solungaçları yerine sudan dışarı çıktıklarında nefes almalarını sağlayacak basit ciğerler geliştirmiştir. Bilim insanları Endonezya yakınlarında yaşayan bu türlerin sayısının 1,000’i geçmeyeceğini ve Afrika coelacanth’larından da yaşayan yalnızca birkaç tane olabileceğini tahmin ediyorlar.