Dünya çok az sayıda Futbolu sevmeyen yoktur. Ya İzlemesi yada oynamısını çok sevenler mutlaka vardır. Çağımızın en yaygın ve bilinen sporudur. Futbol, on birer oyuncudan oluşan iki takım arasında, kendine özgü küresel bir topla oynanan takım sporudur. Futbolcular; genellikle açık futbol sahalarında antrenman ve müsabaka yapmaktadır. Futbol iki takım arasında dikdörtgen bir sahada oynanır. Oyuncular elleri dışında vücudunun diğer organlarıyla topa vurarak gol fırsatını kovalar.
Futbol sahası, dikdörtgen biçimindedir. Sahanın eni 45 ile 90 metre arasında, boyu 90 ile 120 metre arasında olmalıdır. Uluslararası standartlarda yapılan statlarda ise bu ebatlar en olarak 64 ile 75 metre arasında, boy olarak da 105 metre ile 120 metre arasında olmaktadır.
Bu sahada bir futbolcu minimum Bir futbol sporcusu, dakikada ortalama 5-6 litre oksijen tüketir ve yaklaşık 5-6 km koşar. Bir futbol maçında harcadığımız enerjinin büyük bir bölümü aerobik(oksijenli) yoldan sağlanır.
Günümüz futbolunda bir oyuncu ortalama 11,2 kilometre koşarken, onu ortalama 9 kilometre ile çim hokeyi izliyor. Bu sporları, basketbol ve amerikan futbolu takip ediyor. Futbolcular 90 dakikanın % 25’ini yürüme % 37’sini hafif koşu % 20’sini yüksek şiddette koşu % 11’ini sprint % 7’sini geriye dönük hareketler şeklinde kat eder. Yüksek yoğunluktaki egzersizlerde oyuncuların gösterdikleri performans dayanıklılık düzeyinden değil fiziksel kapasitelerini etkili kullanmalarındandır. Bir futbol maçında sonucu etkileyen kısa sprintler sıçramalar ani dönüşler anaerobik (oksijensiz) güçtür.
Forvet oyuncularının maçlardaki ortalama koşu oranları yaklaşık 9 ile 10 kilometre arasında olsa da bu durumda farklı kriterler ön plana çıkıyor. Bu bölgede oynayan futbolcular, orta saha oyuncularına oranla maçlarda daha fazla sprint atarken, saat başındaki hız oranları da 14 ila 21 kilometre arasında değişiyor. Defans oyuncuları da forvet bölgesi gibi maçta ortalama 9 ile 10 kilometre arasında mesafe katederken, kalecilerin ortalamaları 5 kilometreye kadar çıkabiliyor.
