Doğan, gündüz yırtıcı kuşları takımından Falconidae familyasından Falco cinsini oluşturan yırtıcı kuş türlerinin ortak adı. Birbirinden farklı pek çok türe sahip olan doğanlar, halk arasında birçok farklı isimle anılırlar. Bazı türlerine kerkenez adı verilir. Bazı türlerine ise kerkenez adı da verilmektedir. Avcılık konusunda pek çok kuştan çok daha başarılı olan doğanlar, yırtıcılıkları ile hayranlık uyandırmaktadırlar.
Buna göre doğanlar; kısa boylu, sivri gagalı ve güçlü pençeleri olan hayvanlardır. Büyük bir kısmının tüyü; kahverengi, siyah ve beyaz tondadır. Ancak nadiren de olsa farklı renklerde ve kırmızı lekeli şekilde de görülebilmektedir.
Şöyle ki, bir kaynaktan alınan bilgiye göre Süleyman aleyhisselam ile ilgili İmam-ı Begavi hazretleri, Kab-ül-Ahbar hazretlerinden naklederek, Süleyman aleyhisselamın bildirdiklerini şöyle ifade ediyor:
Hayvanlarında kendi lisân-ı halleri ile bir zikirleri olduğu, geçmişten gelecekten nice haberler verdikleri gibi, bize lakırdı gibi gelen Doğan: Sübhâne Rabbî ve bihamdihî.
Kuşların ötüşleri, konuşmaları, yalnız bu sözlere ve manalara mahsus değildir. Neml suresinde, karınca ve hüdhüdün konuşmalarının bildirilmesinden, ihtiyaca göre öterek ses çıkardıkları, konuştukları anlaşılmaktadır.
Kuşların, diğer vahşi hayvanların sesleri ve kâinattaki hareketlerin hepsi, Allahü teâlânın, peygamberlerine ve evliyasına hitabıdır. Evliya, bu ses ve hareketleri makamları ve derecelerine göre anlar; çünkü peygamberler, kuşların ve diğer hayvanların dillerini aynen bilirler. Evliya-yı kiram ise, onların dillerini aynen bilemez. Sadece, onların seslerinden kendi hallerine ait olan hususları, Allahü teâlânın kalblerine ilham etmesiyle bilirler. (Ruh-ul-Beyan, Peyg. Tarihi Ans.)
Ne garip çelişki değil mi? Sanatı görüp sanatkârı görememek ya da görmek istememek! İnkâr edilemez, beş duyuyla algılanan bir güzelliği irade, kudret, hikmet gibi sıfatlardan bağımsız düşünerek tabiat bataklığına saplanmak! Esbaba sarılarak kurtulmaya çalışmak.
Bir tavus kuşunun resmini çizen ressamı inkâr edip rüzgâr esti bu tabloya boyalar öyle bir döküldüki tavus kuşunun resmi meydana geldi dersek akıllı olan hiç kimseyi inandıramayız. Hatta iddiamızda ısrar edersek bizim akıl sağlığımızdan şüphe edilmeye başlanır. Acaba tavus kuşunun canlı hali resminden daha basit midir ki tabiatperestler ve esbapperestlere bu gülünç iddiaya inanmakta ve inandırmaya çalışmaktadırlar?