Başınıza gelmemiş olabilir ama birçok filmde ve dizide bir doktorun elinde ufak bir çekiçle hastanın dizine vurduğu sahneyi görebilirsiniz. Özellikle komedi filmlerinde çok dalga geçilen bu sahne, aslında ciddi bir tıbbi muayene şeklidir. Burada amaç, sinir sisteminin ne kadar sağlıklı çalıştığına dair bilgi edinmektir. Vücudun bir uyarıya karşı otomatik olarak cevap vermesine refleks denmektedir. Mesela, sıcak bir şeye elimiz temas ettiğinde aniden elimizi çekmek bir reflekstir. Reflekste komuta omuriliktedir.
Doktor plastik bir çekiçle diz kapağının altına vurduğunda, bacak istemsiz olarak tepki verir. Bu bir refleks hareketidir. Bu kitapta “Refleks Nedir?” başlığında öğrendiğiniz üzere, refleksler beyin tarafından değil, omurilik tarafından kontrol edilir. Doktor diz refleksinin çabukluğuyla hastanın omuriliğinin incinmediğini anlar. Organizmanın dış çevrenin şartlarına hemen uyabildiğine inanır.
Doktorun çekiçle yaptığı muayene, bacağın ne kadar tepki verdiğini inceleyerek omurilik hakkında bilgi verir. Dizdeki reaksiyonun normalden yavaş veya hızlı olmasına bağlı olarak başka tesder yapan doktorlar bu sayede hastanın bazı sağlık sorunlarını bulabilirler. Bu esnada beyne bir bilgi gidiyor ama beyin reflekste aktif bir rol oynamıyor. Bir sandalyeye oturup bacak bacak üzerine attığınız zaman bir doktor diz kapağının altındaki kası kemiğe bağlayan tendona küçük lastik bir çekiçle sert vurduğu zaman bacağınız ileri doğru fırlar. Yaşanan bu reflekste baldır kasında yer alan duyu sinirleri kasın genişlemesine tepki gösteriyor ve yeni sinir sinyalleri oluşturup kaslara küçük bir basınç uygulandığını ve gerildiklerini omuriliğe iletiyor.