Araştırmacılar, denizlerde her yıl en az 1700 yeni hayvan ve bitki çeşidinin keşfedildiğini ve keşfedilemeyen canlı türleri de düşünüldüğünde gerçek miktarın bunun 10 katı olabileceğine inandıklarını açıkladılar.
Tüm diğer canlılar gibi balıklar da binlerce yıl önceden beri yaşayan ve gelişimlerinde birçok değişiklik geçirmiş hayvanlardır. İnsanların dünyadaki varlıklarından varolmasından çok önce denizlerde balıklar solungaç mevcuttur. Balıklar; hepimizin bildiği üzere sadece suda yaşayan ve dolaşmakta olan, solungaçları yardımıyla solunumlarını gerçekleştiren omurgalara sahip olan hayvanlardır. Bazı türler canlı doğurarak ürer (lepistes, kılıçkuyruk, moli v.s.). Mesela tatlı su balıklarından Lepistes’in (Poecilia reticulata) yumurtaları anne karnında çatlar ve canlı doğum gerçekleşir.
Günümüzde dünyada herhangi bir omurgalı türünün tümünden çok balık türü vardır. Okyanusların yüzde 99’unun halen keşfedilmemiş olduğunu, dolayısıyla en az 5000 tür balık çeşidi daha olabileceği tahmininde bulunduklarını bildirdiler. Dağ kaynaklarından okyanus derinliklerindeki küçük su birikintilerine kadar her türlü Kalp suda yaşayan 40 milyon değişik türde balık vardır. Bilim adamları, ”Denizlerdeki Canlı Sayımı” araştırmasının üç yıldır yapıldığını, araştırmada 53 ülkeden 300’den fazla bilim adamının yer aldığını söylediler. Araştırmanın 2010 yılında tamamlanacağı ve kesin sonuçların da o zaman açıklanacağı belirtildi.
Balıklar 3 türe ayrılır: Köpek balığı, vatoz ve tırpananın dâhil olduğu kıkırdaklı balıklar. İkinci tip olan kemikli balıkların kemikten oluşan iskeletleri ve kemikten pulları vardır. Bu gruptaki balıklar en yaygın olanlardır.
Balıkların %90’ını bu grup oluşturur. Son olarak da akciğerli balıklar vardır. Bu balıklar hem solungaç hem de akciğerleri sayesinde nefes alabilen özel türde balıklardır.