Her yıl, tarih öncesi yaşamla ilgili bilgimize katkıda bulunan fosiller bulunur. Bunlar çoğunlukla çevreyi dolaşmaya çıkmış sıradan insanlar tarafından bulunur. Uzun bir zaman önce yaşamış canlıların günümüze kadar ulaşan bir takım kalıntılarına Fosil denir. Bu canlıların fosil kalıntıları incelendiğinde, fosillerin doğal koşullar altında korunduğu ve bu sayede günümüze kadar ulaştığını görürüz. Tepelerin etekleri gibi toprağın sürekli su tarafından süpürüldüğü yerler fosil aramak için uygundur. Fosiller, maden ya da taş ocaklarında çalışan insanlar tarafındantesadüfen de bulunabilir.
Fosilleşme için gereken şartlardan ilki, ölen canlının kalıntılarının tortullarla birlikte hızla gömülmesidir. Böylelikle kalıntıların hava ile teması kesilir, milyonlarca yıl içinde meydana gelen kimyasal tepkimeler ve tortulların oluşturduğu baskı altında sıkışarak fosilleşir.Bazen erozyonla ortaya çıkarak bir yükseltinin yüzeyinde yapışıp kalabilirler. Jeologlar, artık fosil ihtiva edebilecek kaya oluşumlarını tanımlayabilmektedirler.
Tam olarak organize olmuş keşif gezileriyle çok sayıda fosil bulmak mümkün olmuştur. Moğolistan ve Çin’de çok sayıda yeni fosil tipleri bulunmaktadır.Bu bölgede muhtemelen bugünün kuşlarının atalarına ait fosiller bulunmuştur. Fosil biliminin bilimsel adı “paleontolojidir.”
Aslında paleontoloji, jeoloji ve biyolojiyi birleştirir. Belirli bir zamana ait yaşam formlarının özelliklerinin bilinmesi, ortam şartlarının nasıl olduğuna dair bilgileri sağlar.
İnsanlar genelde Paleontoloji ve Arkeolojiyi karıştırır. Paleontologlar, fosilleri araştırır ve jeolojik geçmişe ait yaşam formlarıyla ilgilenirler. Arkeologlar ise geçmişteki insan yaşamının materyal artıklarıyla yani tarihi eser olarak bilinen kalıntılarıyla ilgilenir.
Ölen her türlü canlının et ve deri gibi yumuşak kısımları kısa zamanda çürüyerek ortadan kalkar. Ancak bileşiminde anorganik maddeler bulunan kavkı, kemik ve diş gibi sert kısımları gerekli koruyucu ortamlarda kalınca fosilleşme olanağı bulur Canlı kalıntılarının ancak uygun bölümleri fosil haline gelebilir. Bazen de organik madde silisi, karbonat ve pirit halini alabilir. Bu değişme o kadar yavaş ve küçük partiküller halinde olur ki fosilleşecek kalıntı orijinal şeklini kaybetmeden sertleşerek olduğu gibi kalır.
Fosil Oluşumu İçin En İyi Koşullar
* Nemli çökeltilerde hayvanların ani gömülmesi. Bu ölü hayvan artıklarıyla beslenen canlıların faaliyetini engeller ve ani gömülen hayvanın korunmasını sağlar.
* Volkanik küllerdeki ani gömülme. Amerika’nın batısındaki pek çok dinozor kemiği volkanik kül içinde gömülü olarak bulunmuştur.
* Sabit ısı koşulları.
* Çok yoğun mineral içeren yeraltı suları.