Biz insanlar bir çok değişik ve bazı nedenlerden dolayı korkkarız. Örnek olarak, İnsan karanlıktan korkar. Kimi insan benim gibi gerçeği yansıtmayan bir korku filminden bile korkar. Veya görmüş olduğu bazı rüyalarından korkar. Bu nedenle de korku insan yaşamının bir parçasıdır neredeyse… Korku, her yaştan insanın ister istemez yaşadığı bir histir. Herkes için farklı bir korku vardır. Tehlikeli durumlarda kaldığımızda korku hissederiz ve bize atalarımızdan miras kalan bazı tepkiler veririz. Korku anında verilen tepkilerin bazen yavaş yavaş açığa çıktığını söyleyenlerde var. Bazen de zincirden boşanmışçasına hızlı bir patlama şeklinde görüldüğünü söyleyende var.
İnsanlık tarihi boyunca korku vardı. Örneğin mağara adamları bir ayı ile karşılaşınca korkuyordu, çünkü ölüm tehlikesi vardı. Ölüm tehlikesini alt etmek için ayıyı öldürmek, kaçmaktan daha zordur. Bu yüzden insan vücudu böyle bir durumda vücuttaki tüm kasların kısa süreliğine de olsa daha hızlı çalışmasını sağlayan bir sisteme sahiptir.
Tehlikeyi algıladığımız anda karnımızda bir kıpırtı hissederiz, bu esnada bize ekstra hareket gücü verecek olan “adrenalin” isimli bir hormon salgılanmaktadır. Kasların daha hızlı çalışmasını sağlayan bu hormon, kaslar için gerekli olan kanı daha hızlı pompalaması için kalbi de etkiler ve bu yüzden kalbimiz harıl harıl çalışmaya başlar.
Bugün de her tür tehlikeli durumda vücudumuz aynı tepkiyi verir ve bizi kaçmaya hazırlar!