İsim | Anlamı | Cinsiyet |
NAZLI | Naz yapan, kendini ağıra satan. Değer verilen sevgili. | KIZ |
NAZLI NAZ | yapan, cilveli, işveli | KIZ |
NAZLIGÜL | Naz yapan, kendini ağıra satan. Değer verilen sevgili. | KIZ |
NAZLIHAN | Naz yapan, kendini ağıra satan. Değer verilen sevgili. | KIZ |
NAZLIM | naz yapanım, işvelim, cilvelim, benim nazlım | KIZ |
NAZMİ | Vezinli, kafiyeli sözle ilgili/ Düzenli | ERKEK |
NAZMİYE | Şiirle ilgili, düzenli | KIZ |
NAZMl | Dizme, teıtib etme, sıraya koyma. Sıra, tertip. Vezinli, kafiyeli söz. | ERKEK |
NAZRA | Bir tek bakış. | KIZ |
NAZRET | Tazelik. 2. Bakma, bakış. 3. İdare, reislik. 4. Nazırlık. | ERKEK/KIZ |
NEBA | Haber. | ERKEK/KIZ |
NEBAHADDİN | Dinin şanı ve şerefi. Türk dil kuralına göre “dA” olarak kullanılır. | ERKEK |
NEBAHAT | Onur, şeref, ün | KIZ |
NEBALET | 1. Zekilik. 2. Büyüklük, ululuk. 3. Cömertlik. | KIZ |
NEBİ | Peygamber, Tanrı’nın buyruklarını kullara ileten | ERKEK |
NEBİH | Namlı, şerefli. | ERKEK |
NEBİHE | Namlı, şerefli. | KIZ |
NEBİL | 1. Yüksek meziyet ve onur sahibi. 2. Akıllı, anlayışlı. Bilgili, fazileüi. | ERKEK |
NEBİLE | 1. Yüksek meziyet ve onur sahibi. 2. Akıllı, anlayışlı. Bilgili, fazileüi. | KIZ |
NEBİYE | (bkz. Nabiye). | KIZ |
NEBl | Haberci. Peygamber. | ERKEK |
NECABET | Soyluluk, soy temizliği. | ERKEK |
NECAETTİN | Dine girip hidayete eren, kurtulan. | ERKEK |
NECAH | İsteğine ulaşma. Kurtulma. İhtiyaçlarını temin edebilmek. | ERKEK |
NECAT | Kurtulma | ERKEK |
NECATİ | Kurtuluşa ermek | ERKEK |
NECCAR | DülgMarangoz. Daha çok lakab olarak kullanılır. | ERKEK |
NECDET | Kahramanlık, yiğitlik | ERKEK |
NECEF | Yüksek, sırt tepe, tümsek. Küfe civarlarında Hz. Ali’nin türbesinin bulunduğu yer. | ERKEK |
NECİB | 1. Soyu sopu temiz pak olan kimse. 2. Asilzade, kıymetli, üstün. 3. Güzel ahlak sahibi. Türk dil kuralı açısından “b/p” olarak kullanılır. | ERKEK |
NECİBE | 1. Soyu sopu temiz pak olan kimse. 2. Asilzade, kıymetli, üstün. 3. Güzel ahlak sahibi. Türk dil kuralı açısından “b/p” olarak kullanılır. | KIZ |
NECİD | Yüksek yayla. Arabistan’ın sahil ovasına ve çukur sahaya zıt olan yüksek kısım. | ERKEK/KIZ |
NECİL | Soylu, soyu sopu temiz, kişizade. Asıl. | ERKEK |
NECİLE | Soylu, soyu sopu temiz, kişizade. Asıl. | KIZ |
NECİP | Soyu temiz, cömert | ERKEK |
NECİY | Sırdaş. | ERKEK |
NECİYULLAH | Allah’ın kurtuluş verdiği kişi. Hz. Peygamberin isimlerinden. | ERKEK |
NECLA | Evlat, çocuk. Soylu. | KIZ |
NECMETTİN | Din’in Yıldızı | ERKEK |
NECMİ | Yıldızlarla ilgili, yıldızlara ait | ERKEK |
NECMİYE | Yıldızlarla ilgili, yıldızlara ait | KIZ |
NECVE | Tümsek ve yüksek yer. | KIZ |
NEDA | Çiğ, nem rutubet, | ERKEK/KIZ |
NEDİM | 1. Meclis arkadaşı, sohbet arkadaşı. 2. Büyükleri fıkra ve hikayeleri ile eğlendiren. Güzel hikayeler anlatan, tatlı konuşan. Nedim Osmanlı şairlerinden. Asıl adı Ahmed’tir. Lale devri şairlerindendir. | ERKEK |
NEDİME | Hoş sohbet, kadın – Kadın arkadaş, Zengin veya itibarlı bir kadının arkadaşı. Saray hayatında Sultan hanımlarının yardımcıları. | KIZ |
NEDRET | Az bulunan, seyrek | KIZ/ERKEK |
NEDVE | Görüşme konuşma. Daru’nNedve Cahiliyye zamanında Mekke’de, kabile işlerini konuşmak için yapılmış olan meşhur bina. | ERKEK |
NEFASET | Nefislik, nefis olma hali. Kıymetlilik. | KIZ |
NEFER | 1. Bir adam, tek kişi. 2. Er, asker. | ERKEK |
NEFİ | Çıkar ile ilgili faydacı, menfaat, kâr. Neft’, Divan edebiyatının başarılı şairlerindendir. 4. Murad zamanında yaşamıştır. | ERKEK |
NEFİS | Çok hoş, hoşa giden, beğenilen. | KIZ |
NEFİSE | Çok güzel, değerli. | KIZ |
NEHAR | Gündüz | KIZ |
NEHİB | 1. Dehşet, korku. 2. Yağmacı, çapulcu. | ERKEK |
NEHİP | 1. Dehşet, korku. 2. Yağmacı, çapulcu. | ERKEK |
NEHİR | Akarsu, ırmak | KIZ |
NEHİRE | Gereğinden fazla. | KIZ |
NEHRİ | Nehirle ilgili, nehire ait. | ERKEK |
NEJAD | Soy, nesil. | ERKEK |
NEMA | 1. Artma, çoğalma. 2. Büyüme, uzanma. 3. Faiz. | KIZ |
NEMİR | Taüı su. | KIZ |
NEMRUD | Babil’in kurucusu olduğu sanılan hükümdar. M.Ö. 2640’ta yaşamış Hz. İbrahim’i ateşe attırmıştır. Babil kulesinin onun zamanında yapıldığı söylenmektedir. İsim olarak kullanılmaz. | ERKEK |
NEMUTLU | (imrenilecek bir olgu dolayısıyla söylenen “ne mutlu” sözünden) Ne kadar mutlu çok mutlu | ERKEK |
NEPTÜN | Güneşe yakınlığı 8. sırada olan gezegen. | ERKEK |
NERGİS | Bir süs bitkisi | KIZ |
NERİM | Pehlivan, yiğit, bahadır. | ERKEK |
NERİMAN | Pehlivan, yiğit | KIZ |
NERMİ | Yumuşak, gevşeklik. | ERKEK |
NERMİN | Yumuşak, narin, ince. | KIZ |
NESEFİ | Yapı ustası. | ERKEK |
NESİB | Soylu, soyu temiz baba. | ERKEK |
NESİBE | Soylu, soyu temiz baba. | KIZ |
NESİF | İki kişi arasında olan sır. | ERKEK |
NESİL | Aynı çağda, aynı yaşta bulunan kimselerin tümü, kuşak. | ERKEK |
NESİM | Hafif ve tatlı tatlı esen rüzgar | ERKEK |
NESİME | Hafif ve tatlı tatlı esen rüzgar | KIZ |
NESLİ | Soylu. | KIZ |
NESLİGÜL | Gül soyu, gül gibi güzel soydan gelen. | KIZ |
NESLİHAN | Han soyundan. Sevgi ile hükmeden. | KIZ |
NESLİŞAH | Şah soyundan | KIZ |
NESlM | 1. Hafif rüzgar. 2. Hoş, mülayim insan. | ERKEK |
NESRİN | Yaban gülü | KIZ |
NEŞAT | Sevinç, neşe | ERKEK |
NEŞE | Sevinç, gönül ferahlığı | KIZ |
NEŞECAN | Canın neşesi, mutluluğu. | KIZ |
NEŞEGÜL | Sevinç, gönül ferahlığı | KIZ |
NEŞEM | Gönül açıklığı(m), sevinc(im) | KIZ |
NEŞENUR | Işık saçan neşe, sevinç. | KIZ |
NEŞET | Meydana gelme, yetişme | ERKEK |
NEŞEVER | Çok neşeli. | KIZ |
NEŞİD | Manzum şiir. Atasözü derecesinde kullanılan meşhur beyit veya mısra. | ERKEK |
NEŞİDE | Manzum şiir. Atasözü derecesinde kullanılan meşhur beyit veya mısra. | KIZ |
NEŞTERİN | Ağustos gülü, yaban gülü. | KIZ |
NEŞVE | Keyif, neşe. | KIZ |
NEVA | Ses, ahenk; Güç, zenginlik, servet; Nasip; Türk müziğinde bir makam | KIZ |
NEVADE | Torun anlamında | KIZ |
NEVADİR | Az bulunan şeyler. | ERKEK/KIZ |
NEVAL | Talih, kader, kısmet. | KIZ |
NEVAZ | Okşayan, okşayıcı. | ERKEK |
SAYFANIN DEVAMI İÇİN SAYILARI TAKİP EDİN